Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma sonrası, fabrikada işçi olarak çalışan kadınlar ve patlamada hayatını kaybedenlerin yakınları, Adalet Sarayı önünde toplandı.
Olayda yaşamını yitiren Sebahattin Tepeçınar'ın ablası Hatun Tepeçınar, gazetecilere, davanın takipçisi olduklarını belirterek, son nefeslerini verene kadar avukatlarla konunun peşinde olacaklarını söyledi.
Tepeçınar, adaletin yerini bulmasını istediklerini vurgulayarak, "Kardeşimin rahat uyuyacağı güne kadar bu işin peşini bırakmayacağız. Mahkemede, ölen kişilerin yakınlarının gözlerinin içine baka baka hesap verecekler." dedi.
Hayatını kaybeden Mahmut Seyfi Çanakçı'nın yeğeni ve müşteki avukatı Gülşen Uzuner de tüm müştekilerin kenetlenip bir aile olduğunu kaydetti.
Kendileri için duruşma salonunda söylenenlerin ve yapılanların yargılama kadar önemli olduğunu aktaran Uzuner, "İşçilerin şikayetlerine rağmen şikayet ettikleri işçiye eziyet ettikleri, şikayeti dinlemek yerine fabrikayı denetimden kaçırdıkları, kaçak mal ürettikleri, bunların herkes tarafından bilindiği bir fabrikada bize laf söylerken bir daha düşünsünler. Biz burada acılarımızın hesabını, bir daha yaşanmasın diye soracağız. Bugün ailelerle el ele tutuştuk. Biz burada adalet istiyoruz. Bu adaleti, daha iyi, daha insanca bir çalışma düzeni için arıyoruz. Bu işin hesabını soracağız. Kimse aklımızla dalga geçmesin." diye konuştu.
Uzuner, müştekilerin çoğunun duruşma salonunun fiziki koşullarının yetersiz olması nedeniyle gelemediğini dile getirerek, "Sanıklar gelmedi, tutuklu sanıklar getirilmedi. Böyle bir yargılamanın yürümeyeceği talebimizi mahkeme uygun gördü. Mahkeme heyeti duruşma salonunun şikayetçileri, yaralıları, ölenlerin ailelerini, yakınlarını alabilecek büyüklüğe getirilmesi için bir çalışma yapılacağını, 15 Mart'a kadar da bunun yetiştirileceğini söyledi. Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi." ifadelerini kullandı.