Prof.dr. Arslan: “islam Dini Hayvan Hakkını Korumayı Emreder“

Kurban Bayramı’nın ilk gününün 4 Ekim Dünya Hayvan Hakları Günü’ne denk gelmesini doğru değerlendirmek gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Turan Arslan, hayvan haklarını korumanın çok önemli olduğunu ancak kurban ibadetinin hayvan hakkı meselesi yapılmaması gerektiğini söyledi.
İslam dininde iki önemli bayramdan biri olan ve fedakârlık anlamına gelen Kurban Bayramı, ekonomik açıdan ihtiyaç sahipleri ile varlıklı insanları birbirine yaklaştırıyor. Kurban Bayramı’nın İslam dinindeki önemi ve kurban ibadetinin esasları hakkında açıklama yapan Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ahmet Turan Arslan, Kurban Bayramı’nın ilk gününün, 4 Ekim Dünya Hayvan Hakları Günü’ne denk gelmesinin doğru değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Hayvan haklarını koruma düşüncesinin çok önemli olduğunu belirten Prof.Dr. Ahmet Turan Arslan, İslam dininin tüm yaratılanlara şefkatli olmayı emrettiğini ve kurban kesilirken hayvana eziyet edilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
KURBAN İBADETİNİ HAYVAN HAKKI MESELESİ YAPMAK DOĞRU DEĞİL
Kurban edilecek hayvana şefkatli davranılması gerektiğini belirten Prof.Dr. Ahmet Turan Arslan, şöyle konuştu: “Dinimize göre karıncayı bile incitmemek gerekir. Örneğin ata ya da eşeğe haddinden fazla yük yüklemek bir vebaldir ve büyük günahtır. Ancak kurban ibadetini, hayvan hakkı meselesi yapmak doğru değildir. İnsanlar, bayram haricinde de hayvanların etlerini tüketmektedir. Allah, hayvanatı da insanların gıdasına tahsis etmiştir. Bu hayvan hakkına tecavüz demek değildir. Sadece bir güne mahsus hayvan hakkı olmaz. Dinimiz, her zaman hayvanların hakkını korumayı ve onlara şefkat etmeyi buyurur. Burada Cenab-ı Hakk’ın emri ile kesiliyor. Bundan da bütün insanlık faydalanıyor. Bencil bir ruhla yapılmıyor.”
KURBAN İBADETİ SOSYAL DAYANIŞMA İFADESİDİR
Kurban Bayramı’nın Müslümanları birbirine yaklaştıran bir gün olduğunu belirten Prof.Dr. Ahmet Turan Arslan, şunları söyledi: “Bir Müslüman için Allah’ın emrine ve peygamberin sünnetine uymak en büyük gayedir. Kulun Allah’a yaklaşması ve O’nun emrine itaat etmesinin simgesi olan Kurban Bayramı’nda maddi gücü yerinde olan Müslümanlar, Allah’ın emri ve Peygamber’in sünneti doğrultusunda kurban ibadetini yerine getirmektedir. Peygamberimizin çok önem verdiği ve tavsiye ettiği kurban ibadeti, önemli bir fedakârlık, yardımlaşma ve sosyal dayanışma ifadesidir.”
KURBAN BAYRAMINDA SURİYELİLERİ UNUTMAMAK GEREKİR
Prof.Dr. Ahmet Turan Arslan, Kurban Bayramı’nın Türkiye’de sayıları bir buçuk milyona yaklaşan Suriyeli sığınmacılara yardım ulaştırmak açısından da çok önemli olduğunu söyledi. Kurban ibadetini yerine getiren Müslümanların, onun derisi ve etinden bütün ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunması gerektiğini hatırlatan Prof.Dr. Arslan, şöyle konuştu: “Bir insanın vatanından uzak olması kadar ızdırap veren bir şey olmaz. Türkiye Cumhuriyeti olarak tarih boyunca, sadece Müslümanlara değil, sıkıntıya düşen tüm insanlara daima kucak açtık. Hangi din ve ırktan olursa olsun sıkıntıya düşmüş insana yardım etmek insanlık görevidir. Bu açıdan sınır kapılarını açmak doğru bir iştir ve bunu yapanlar her zaman hayırla anılacaktır. Halkımız elinde olan tüm imkânları Suriyeli kardeşlerimizle paylaşıyor. Müslümanlıkta kendimize yapılmasını istemediğimiz bir şeyi başkası için de istemeyiz. Bugün Türkiye’de Müslümanların büyük çoğu bu bilinçtedir. Bu nedenle kesilen kurbanlardan Suriyeli kardeşlerimize de ikram etmek gerekir. Çünkü o vatandaşlar muhtaç durumdadır.”