Kategoriler

Onların Verdiği ’İnsanlık’ Dersi

Dicle Üniversitesi (DÜ) Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü’nde okutulan Topluma Hizmet Uygulamaları Dersi, büyük bir sosyal sorumluluk projesi ve iyilik hareketine dönüştü. Öğretim görevlileri Prof.Dr. Yalçın Tonbul, Yrd.Doç....

Dicle Üniversitesi (DÜ) Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü’nde okutulan Topluma Hizmet Uygulamaları Dersi, büyük bir sosyal sorumluluk projesi ve iyilik hareketine dönüştü. Öğretim görevlileri Prof.Dr. Yalçın Tonbul, Yrd.Doç. Dr. Fatih Yılmaz ve Yrd. Doç. Dr. Remzi Yardımcı, dersleri projeye dönüştürerek öğrencilerini ’iyilik’ için sefer etti. Tonbul, “İyilik bir virüs gibi. Biz aldığımız bu virüsü öğrencilerimize aktardık” dedi.
DÜ Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümünde okutulan Topluma Hizmet Uygulamaları Dersi, öğretim görevlilerini ve öğrencileri ’iyilik’ için seferber etti. Öğretim görevlileri Prof.Dr. Yalçın Tonbul, Yrd.Doç. Dr. Fatih Yılmaz ve Yrd.Doç. Dr. Remzi Yardımcı, 2012 yılından bu yana dersleri projeye dönüştürerek büyük bir sosyal sorumluluk ve iyilik hareketi başlattı. 2012 yılında, Van’ın Özalp ilçesine bağlı Boğazkesen köyüne yapılan yardımla başlayan seferberlik sayesinde, Doğu ve Güneydoğu’nun en ücra köşelerindeki okullara ve buralarda okuyan öğrencilere ulaşılarak, hem okul ve öğrencilerin ihtiyaçları giderildi hem de gönül bağı kuruldu. Topluma Hizmet Uygulamaları Dersi ile öğrencilerine aslında ’insanlık’ dersi veren öğretim görevlileri hem çalışmalarını anlattı hem de ’Kardelenler Karlıova’da’ adlı yeni projeleri için destek istedi.

ÖĞRENCİNİN KALEM İSTEĞİ PROJEYE DÖNÜŞTÜ

Prof. Dr. Yalçın Tonbul, yaptıkları çalışmaların birbirini tetiklediğini belirterek, birinci projelerini 2012 yılında Van’ın Özal ilçesine bağlı Boğazkesen Köyü İlkokulu için yaptıklarını ifade etti. DÜ’den mezun olan öğrencilerinden birinin bu köyde öğretmenlik yaptığını anlatan Tonbul, “Bu öğrencimiz bize, ‘Çocukların resim yapması için boya kalemi yok. Bize boya kalemi sağlayabilir misiniz’ isteğiyle geldi. Biz de hemen bunu proje haline getirdik. Yaptığımız çalışmalar sonrası köye, 13 bin kalem, 5 bin kutu boya, defterler, kitaplar, hikaye kitapları götürdük. Tüm sınıfları boyattık. Sınıf panoları, öğretmen masaları ve projeksiyon cihazları aldık. Okulun sondajı bozulmuştu onu yaptırdık. Sonra öğrencilerimizle okulu ziyaret edip tabir-i caizse eserimizi gördük” dedi.

“ÖNCE ENDİŞELENDİK ANCAK BAŞARDIK”

Projeden aldıkları mutluluğun daha sonra kendilerini “Diyarbekir’den Erzincan’a yol gider” sloganı ile yeni bir projeye sevk ettiğini kaydeden Prof. Dr. Tonbul, şöyle konuştu: “Bu projenin ardından Van merkeze bağlı Günebakan köyündeki okul için bir çalışma başlattık. Eksiklikleri görmek için gittiğimizde karşılaştığımız manzara çok kötüydü. 1960’lı yıllarda yapılmış bir okul binası. Taş bir bina ve çatısından yer zeminine kadar sorun olmayan hiçbir yeri yoktu. ‘Bunun altından nasıl kalkacağız’ diye endişe ettik. Ancak, yola çıktık. İyilik bir virüs gibi. Biz aldığımız bu virüsü öğrencilerimize aktardık. Bunun sonucunda da o okulun çatısını komple değiştirdik. Zemindeki parkeleri, pencereleri ve camları onardık. Sınıfları boyadık, eğitim dokümanları temin ettik ve başardık. Bu bizim için çok büyük bir mutluluk olmuştu.”

“KALANI DİĞER OKULLARA VERİRSİNİZ”

2014 yılında bu kez Dersimiz Dersim sloganı ile Tunceli’nin Mazgirt ilçesinde bulunan 4 okul için seferberlik başlattıklarına dikkat çeken Tonbul, şunları söyledi: “Öğrenim gören çocuklarımızın ailelerinin sosyoekonomik durumlarının düşük olması nedeniyle kılık, kıyafet, gömlek, ceket ve ayakkabı başta olmak üzere 500 öğrencinin tüm kıyafetlerini aldık. Hatta daha fazlasını aldık. Götürdüğümüzde ‘Kalanları başka okullarda ihtiyaç olur o okullara dağıtırsınız, ya da seneye ihtiyacınız olur, kullanırsınız’ diyerek bıraktık. Bir ana sınıfı vardı. Oraya da çeşitli oyuncaklar ve eğitim setleri götürdük.”
Projenin kendilerini yorduğunu ve sonrasında böyle büyük projeler yapmamayı konuştuklarını dile getiren Tonbul, “Ancak, her yıl ikinci yarının başında bu derslerimiz var. Bunun için hocalarımızla bir araya geldiğimizde ‘Ne yapalım’ diye düşünüyoruz. Önceki yıllarda yaşadığımız bu gurur ve mutluluklar ‘Yine güzel çalışmalar yapalım’ gibi bir fikre yönlendiriyor bizi” diye konuştu.

“KARDELENLER KARLIOVA’DA”

Yrd.Doç. Dr. Fatih Yılmaz da bu yıl, “Kardelenler Karlıova’da” adlı yeni bir çalışma başlattıklarını anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu proje kapsamında, Bingöl’ün Karlıova ilçesi Kargapazarı köyünde bir ana sınıfı oluşturacağız. Bunu gerçekleştirebilmek için çeşitli çalışmalar yapıyoruz. İki konserimiz var. Birini geçen hafta verdik. Bundan elde ettiğimiz gelir bu okula gidecek. Önümüzdeki hafta yine bir konser var. Bu konserin gelirleri de aynı şekilde ana sınıfı için harcanacak. Sadece konser gelirimiz yetmiyor. Konserlerde çiğ köfte, öğrencilerin yaptığı gözlemeler, kitap ayraçları da satıyoruz. Takı yeteneği olan öğrenciler aracılığı ile takı yapıp, satıyoruz. İkna gücü olan arkadaşlarımızı STK’lara gönderiyoruz. Desteği olabileceklerle görüşüp destek vermelerini sağlıyoruz. Özellikle şunun altını çizmek istiyorum. Bu bir sosyal sorumluluk projesi, bir iyilik hareketi değil. Bu bilinçte olan herkesin ihtiyaçlarımızı karşılamalarını bekliyoruz.”

“ACİL İHTİYAÇLARIMIZ VAR”

Ana sınıfı için acil ihtiyaçları bulunduğuna dikkat çeken Yılmaz, “30 çocuk için oturabilecekleri masa ve sandalyeye, aynı çocuklar için oyuncaklarını ve boyama kitaplarını koyabilecekleri bir kitaplığa ihtiyacımız var. Bunlar bizim acil ihtiyacımız. Bununla birlikte oyun köşelerine, eğitsel oyuncaklara materyallere ihtiyaçlarımız var. Bunun dışındaki ihtiyaçları konserlerden elde ettiğimiz gelirle karşıladık” dedi.

“BU KLASİK HAYIR, HAYRAT İŞİ DEĞİL”

Yrd.Doç. Dr. Remzi Yardımcı da, yaptıklarının hem topluma hizmet uygulamaları dersi çerçevesinde öğrencilerle yapılan bir çalışma hem de mezun olan öğrencilerinin olduğu okullara bir destek çalışması olduğuna vurgu yaptı. Yardımcı, son projenin Kardelenler Karlıova’da olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı: "Bu okullarda eski mezunlarımız olan öğretmenler var. Bu klasik anlamda hayır, hayrat işi değil. Bu biraz da ‘Öğrencimin ne kazandığı’ ve toplumsal bir duyarlılığın oluşması düşüncesi. Bu amaçla konserler ve etkinlikler yapıyoruz. Ayrıca, Salı günü yapacağımız Aram Tigram konserine herkesi bekliyoruz.”
Yorumlar

Daha Fazla Haber
BURSA
CHP BURSA İL KADIN KOLLARI'NDAN DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ AÇIKLAMASI
BURSA
KOAH’TAN HABERİMİZ YOK
GÜNCEL
Riyad’da Türk Gayrimenkul Rüzgarı Esti
GÜNCEL
Bor Sanat ve Exit Kolektif İş Birliğinde Hayata Geçen Konuk Sanatçı Programı'nın İlk Edisyonu Gerçekleşti
GÜNCEL
BİR BİLENLE BİLGE NESİL” YARIŞMASINDA ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU
ANKARA
ABB’DEN BAŞKENTLİ ÖĞRENCİLERE ÖZEL PROJE: GENÇLİK SOFRALARI AÇILIYOR
GENEL
Destek Çolakoğlu Metalurji’den, Başarı Dilovası’ndan!
BURSA
EşitİZ Çantaları' ile toplumsal cinsiyet eşitliğine dikkat çekildi
BURSA
Yaylacık’ta kaçak depo yerle bir edildi
BURSA
İKTİDAR, ÇİFTÇİYİ BORCA SÜRÜKLERKEN, ÜLKEYİ ŞEKER İTHALATINA MUHTAÇ ETTİ