17 Ağustos 1999 Depreminin Türk milletinin yaşadığı en acı felaketlerden biri olarak tarihteki yerini aldığını söyleyen Başkan Ufuk Ay, “Toplum olarak yaşadığımız o acı 45 saniyeyi unutmak mümkün mü? Tarihimizin en büyük doğal afetlerinden biri olan 17 Ağustos 1999 Depreminin yıldönümünde aramızdan ayrılan vatandaşlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum” dedi. Ay, “Ülkemiz dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunmaktadır. Geçmişte yaşanan depremlerin günümüzde ve gelecekte de yaşanılması kaçınılmazdır. Burada önemli olan husus, depremle yaşamasını öğrenmek ve bilimsel veriler ışığında sahip olduğumuz bilgi, birikim ve teknolojiyi kullanarak tedbirlerimizi alarak her zaman depreme hazırlıklı olmaktır” şeklinde konuştu.
Bursa gibi Nilüfer İlçesinin de deprem kuşağında olduğunu hatırlatan Başkan Ufuk Ay, Nilüfer Belediyesi’nin afetler konusunda göstermelik işler yaptığını söyledi. Ay, “Sözde deprem istasyonları oluşturmak veya fay hattı arama çalışmaları yapmak göstermelik işlerdir” ifadelerini kullandı.
Nilüfer Belediyesinin deprem, vs. gibi afetlere hazırlıklı olmadığını kaydeden Ufuk Ay, “Nilüfer Belediyesi’nin 2017 yılı faaliyet raporunun 438. sayfasında da dile getirildiği gibi ‘Afet anında kesintisiz hizmet verecek bir altyapının hazırlanmamış olması’ ve Tüm afet konteynırlarının mahallelere dağıtımının henüz gerçekleşmemiş olması, Nilüferli vatandaşların Belediye tarafından ne denli önemsendiğini açıkça ortaya koyuyor” diye konuştu.
Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in Nilüfer’in kaç adet deprem istasyonu ve afet konteynırı ihtiyacının bulunduğunu açıklaması gerektiğini de belirten Ufuk Ay, “Buradan Sayın Bozbey’e soruyorum. Nilüfer’deki mevcut deprem istasyonu ve afet konteynırları ihtiyacın ne kadarını karşılamaktadır? Tüm bunların yanında afet anında kesintisiz hizmet verecek bir altyapı hangi zaman diliminde hazır olacaktır?” şeklinde konuştu.