ANKARA (AA) - New York Times'da yayımlanan Ben Hubbard ve David M. Halbfinger imzalı makalede, Suudi Arabistan'da Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın yönetiminden fayda sağlayan İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve bölgedeki diğer müttefiklerinin, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesinin Selman'ın itibarına verdiği zararın, planlarını ve önceliklerini altüst edeceği endişesi taşımaya başladığı belirtildi.
Makalede uzmanların, Kaşıkçı olayının, İsrail'in, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun bir numaralı önceliği olan İran'ın bölgedeki etkisine karşı uluslararası koalisyon inşa etme çabasını etkili biçimde dondurmasına neden olduğu görüşlerine yer verildi.
ABD'nin eski Tel Aviv Büyükelçisi Daniel B. Shapiro, "Bu koalisyonun merkezinde Suudi Arabistan'a ihtiyacınız var. Şu anda Kongre'nin herhangi bir üyesini ya da herhangi bir Avrupalı lideri, Veliaht Prens ile istişare için masaya oturtmak pek mümkün değil." yorumunu yaptı.
Chatham House Ortadoğu ve Kuzey Afrika programı Başkanı Lina Khatib de "Bölgede gördüğümüz şey Suudi Arabistan'a bağlılık ifadeleri, ancak Suudi Arabistan'ın yakın müttefikleri, mevcut rejimin sürdürebilirliği ve tutumunun bölgeyi nasıl etkileyeceğine dair gerçek kaygıları gizliyorlar." dedi.
Makalede, Suudi Arabistan ile bölgede ortak heveslere sahip, Yemen'de Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonda yer alan, geçen yıl Katar'a yönelik ambargoda Suudi Arabistan ile birlikte hareket eden ve Riyad yönetimi ile Müslüman Kardeşler hareketini bastırmaya çalışan BAE'nin bu ilişkiden vazgeçmesi halinde kaybedeceği çok şey olduğu değerlendirmesine de yer verildi.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsünde Ortadoğu uzmanı olan Emile Hokayem, BAE'nin özellikle yerel ve bölgesel vizyonları, herhangi bir Suudi kraliyet üyesinden daha paralel olan Muhammed bin Selman'a yatırım yaptığını belirterek "BAE için Suudi Arabistan ile ortaklık stratejik mahiyette." ifadesini kullandı.
Suudi Arabistan'ın itibar kaybından, Libya ve Yemen'deki çatışmaların yanı sıra Trump yönetiminin İsrail-Filistin barışı planlarının da etkilenebileceği dile getirilirken, "Selman'ın adının lekelenmesinin, İran ile müttefik olan ve siyasal İslam'ı destekleyenler için lütuf olduğu" yorumu yapıldı.
Kaşıkçı'nın öldürülmesinin ardından Katar ve Türkiye'nin, Veliaht Prens'e yüklendiği ileri sürülürken, İran ve müttefiklerinin uzun vadede stratejik bakış açısı için büyük ölçüde yaşananları sessizce izlediği görüşü aktarıldı.
Ortadoğu Enstitüsünden Randa Slim, İran ve müttefiklerinin, ABD ve Suudi Arabistan arasındaki ittifakın bozulmasını görmekten büyük memnuniyet duyacaklarını belirterek "Uzun süredir devam eden rüyaları: Suudi Arabistan'ı Amerikan-Siyonist projesi olarak adlandıkları şeyden ayırmak." yorumunda bulundu.
Muhabir: Gamze Türkoğlu Oğuz