Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, dün yürürlüğe giren Dezenformasyon Yasası’nın, halkın doğru ve sağlıklı bilgiye ulaşması adına atılan çok önemli bir adım olduğunu kaydetti ve “Sahte kimlikler arasına saklanıp, hakaret ve iftira ile yürütülen karalama kampanyalarına, itibar suikastlerine yeltenenler, ülkemizi, milletimizi yalan haberlerle, çarpıtılmış bilgilerle galeyana getirmek isteyenler artık bir değil, üç kere düşünecekler. Bundan sonra da milletimizin haklarını korumak, mahremiyeti ve gizliliğini güvence altına almak adına her türlü adımı atmaya devam edeceğiz” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, 15. Uluslararası Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı’nın açılışında konuştu. Sanal evrende siber güvenlik teması ile düzenlenen programı çok önemsediklerini aktaran Karaismailoğlu, “Baş döndürücü bir hızla ilerleyen dijital çağda, her 10 yılda büyük sıçramalar yaşanıyor. Yüksek veri hızı ile birlikte gelinen süreçte, 2020’lerin yükselen trendi ‘metaverse’ oldu. Fiziksel dünya ile bağlantılı, bağımsız bir ekonomik sisteme sahip, gerçek dünyadaki her şeyin dijital ikizinden oluşan 3 boyutlu sanal bir evrenden bahsediyoruz. Oyun ve eğlence sektöründe başlayan bu süreç, yeni iş modellerini, yeni iş birliği şekillerini ve hatta yeni sosyal yaşam biçimlerini ortaya koyuyor. Metaverse ile birlikte, NFT ve Kripto paraların kullanılması da hızlandı. Sanal sektör, oyunlarla birlikte savunma sektöründe de boy göstermeye başladı. Ayrıca, simülasyon tekniği ile doğal afetlere, operasyonlara ve sivil uygulamalara yönelik eğitimler yapılıyor” ifadelerini kullandı.
HAYATTA SUÇ KABUL EDİLEN HER TÜRLÜ EYLEM, DİJİTAL DÜNYADA PERVASIZCA YAPILIYOR
Metaverse’deki bu hareketlilikle birlikte veri güvenliğinin daha da öne çıktığını dile getiren Karaismailoğlu, bunun yanında, gizlilik ve mahremiyet konusunda kaygılar başladığını söyledi. Gerçek hayatta suç kabul edilen her türlü eylemin, dijital dünyada pervasızca yapıldığına işaret eden Karaismailoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:
“Sınırsızca hareket edilip, her türlü suçun rahatlıkla işlendiği sanal alem, insan doğasındaki aşırılıkları da körükledi. Kimliklerin de gizlenebildiği bir ortam olması nedeniyle ürkütücü boyutlara vardırdı. Bunu engelleme yönünde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hukukun, yasaların teknolojinin gerisinde kalmaması, mağduriyetlerin oluşmaması için gereken düzenlemeleri hayata geçiriyoruz. Yüce Meclis’imiz tarafından kabul edilen, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın onayı ile 18 Ekim’de yürürlüğe giren dezenformasyon yasası, hükümetimizin, halkımızın doğru ve sağlıklı bilgiye ulaşması adına attığı çok önemli bir adım oldu. Sahte kimlikler arasına saklanıp, hakaret ve iftira ile yürütülen karalama kampanyalarına, itibar suikastlerine yeltenenler, ülkemizi, milletimizi yalan haberlerle, çarpıtılmış bilgilerle galeyana getirmek isteyenler artık bir değil, üç kere düşünecekler. Bundan sonra da milletimizin haklarını korumak, mahremiyeti ve gizliliğini güvence altına almak adına her türlü adımı atmaya devam edeceğimizin de bilinmesini isterim.”
YERLİ VE MİLLİ DONANIM GÜVENLİĞE YÖNELİK POTANSİYEL TEHDİTLERİ AZALTACAK
“Bilişim ve iletişim konusunda ne kadar ileride olursanız olun, ‘sanal alemdeki’ saldırılar, gün geçtikçe sistemli bir şekilde artıyor” diyen Karaismailoğlu, bu saldırıların, organize bir şeklide çok uluslu bir nitelik kazandığını kaydetti. Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, bu noktada ‘elektronik haberleşme şebekelerinde, yerli ve milli yazılım ve donanımların kullanılmasının’ son derece önem kazandığını ifade ederek, “Yerli ve milli hassasiyetle, ekonomik faydanın yanında; halkımızın, hızlı, güvenli ve kapsamlı bir iletişime kavuşmasını da sağlamakta kararlıyız. Yazılım ve donanımlarda yerli ve millilik oranının artması, aynı zamanda ülkemizin bekasına ve güvenliğine yönelik potansiyel tehditlerin azaltılması, hatta bir noktadan sonra en aza indirilmesine imkan verecektir” diye konuştu.
YERLİ VE MİLLİLİK ORANLARINI HEP EN ÜSTTE TUTUYORUZ
Türkiye’nin 5G ve hatta 6G teknolojilerine geçiş sürecinde, yerli ve millilik oranlarını hep en üstte tuttuklarını vurgulayan Karaismailoğlu, bu hassasiyetle öznel bir sistemin kurulması yanında, siber güvenliği öncelediklerini belirtti. 4,5G’nin ilk yatırım döneminde sektördeki yerli ve millilik oranının yüzde 1 olduğunu, bu oranın bugün yüzde 33’leri geçtiğinin altını çizen Karaismailoğlu, 5G çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi:
“Özellikle 5G ile ilgili çalışmalarımızı özetlersek; 2017 yılında ‘Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi’ni kurduk. Yazılım ve donanım ihtiyaçlarının yerli ve milli imkanlarla sağlanması için ‘Uçtan Uca Yerli ve Milli’ 5G projesini geliştirdik. ‘Yeni Nesil Mobil Haberleşme Teknolojileri Türkiye Formu’nu oluşturduk. 5G Vadisi Açık Test Sahası Projesi ile üniversitelerimizin yerleşkelerinde test merkezleri kurduk. Nitelikli insan kaynağı yetiştirmek amacıyla, 5G ve Ötesi Ortak Lisansüstü Destekleme Programını hayata geçirdik. 5G Çekirdek Şebeke, 5G Sanallaşma ve Yazılım Tanımlı Ağ ve 5G Radyo gibi projelerimiz devam ediyor. Bu teknolojide inşallah yerli milli üretim çalışmalarımızı tamamlıyoruz. Gelecekteki projelerimiz için yerli ve milli hassasiyetle tamamlayacağımız 5G bizim için önemli bir konudur. Araç-yaya iletişimi, araç-araç iletişimi, araç – altyapı iletişimi artacak, böylelikle sadece insanları değil, tüm nesneleri daha hızlı bir şekilde birbirine bağlayacağız. Robotik ve otomasyon, yapay zekâ, sınır bilişim, nesnelerin interneti, blok zincir, kuantum bilişim gibi alanlara yapılan yatırımların önümüzdeki üç sene içerisinde 3 katın üzerinde artması bekleniyor. Bu durum, bir yanıyla daha son derece önemli Türkiye’nin gelecekte hangi alanlara yatırım yapması gerektiğinin ipuçlarını bize sunuyor. Böylece 5G; yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla temelli büyüme sürecinde olan ve ekonomide tarihi dönüşümü yaşayan Türkiye’nin hedeflerine çok daha hızlı şekilde ulaşmasının önemli altyapılarından birisi olacak. Ayrıca, ULAK ve eSIM aracılığı ile hayata geçirdiğimiz çalışmalarla 5G’yi yerli ve millî imkânlarla kullanan sayılı ülkeler arasına gireceğiz. Mobil operatörlerimizin 5G’ye hazırlık yapabilmeleri için, yerli ve yabancı üreticiler tarafından geliştirilen ürünleri mobil şebekelerinde denemeleri için birçok süreli izin verdik. İstanbul, Ankara ve İzmir dahil olmak üzere, 18 ilimizde denemelere devam ediyoruz. İstanbul Havalimanı’nı 5G’li havalimanı yaptık. Önümüzdeki günlerde bu tür kampüslerde 5G çalışmaları yapmaya devam edeceğiz. 5G alanında sağlanan her gelişme, bir üst teknoloji olan 6G’nin zeminini de oluşturuyor.”
VERİ GÜVENLİĞİNİN ÜST DÜZEYDE SAĞLANMASI BİZİM İÇİN OLMAZSA OLMAZDIR
Tüketici talepleri, farklı sektörlerin beklentileri, teknolojik çeşitlilik, mobil iletişimde kullanılan cihaz sayısındaki artış ve dijital dönüşümün iletişimdeki ihtiyaçları da çeşitlendirdiğini anlatan Karaismailoğlu, “6G teknolojileri konusunda, üniversitelerimizde, akademik seviyede önemli çalışmalar yapılıyor. 6G ile artan hız ve etkileşim ortamında, siber güvenlik çok daha ön plana çıkacaktır. Çünkü, bir kez daha altını çizmek isterim ki; veri güvenliğinin üst düzeyde sağlanması bizim için olmazsa olmazdır. 2022 yılında bu döneme kadar, geçen yılın aynı dönemine göre mobil iletişimde yüzde 22, sabitte de yaklaşık yüzde 13 oranında artış kaydettik. Bugün ülkemizde; genişbant internet abonemiz; 88 milyona, mobil genişbant abonemiz; 70 milyona, sabit genişbant abonemiz; 18 milyona, fiber abone sayımız 5 milyona ulaştı. Makinalar arası iletişim (M2M) abone sayımız, 7 milyon 800 bine yükseldi. Vatandaşlarımızın yüzde 83’ünün internet erişimini sağlıyoruz. Dünya ortalamasının yüzde 65’lerde olduğu bu konuda ülkemizin ön sıralarda olması, uzun süren yoğun bir çalışmanın meyvesidir. Haziran 2022 sonu itibarıyla, ülkemizin toplam internet kullanıcısı sayısı açısından tüm dünya ülkeleri arasında yapılan sıralamada ilk 20’de olduğu tespit edildi. Ayrıca, Avrupa ülkeleri arasında yapılan sıralamada; Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkelerle birlikte ilk 5 ülke içinde yer alıyoruz” şeklinde konuştu.
YATIRIMLARIMIZLA MİLLİ GELİRİMİZE 520 MİLYAR DOLARDAN FAZLA KATKI SAĞLADIK.
Türkiye’nin haberleşme altyapısını; devlet aklı ile planladıklarını, akademik ve bilimsel zeminde değerlendirdiklerini ve kamu-özel sektör iş birlikleri ile hayata geçirdiklerini belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, “Hükümetlerimiz döneminde; ülkemizin ulaşım ve iletişim modları için, son yirmi yılda 183 milyar doların üzerinde yatırım yaptık. Yatırımlarımızla milli gelirimize 520 milyar dolardan fazla katkı sağladık. 2053 yılına kadar da 198 milyar dolarlık ulaşım ve haberleşme yatırımı planladık. Planlanan bu yatırım, ülkemizin üretimine 2 trilyon dolar, milli gelire 1 trilyon dolarlık katkı sağlayacak. Yine ayrıca yaptığımız ulaşım-iletişim yatırımlarımızla ülkemizin üretim sistemine 1 trilyon 79 milyar dolarlık olumlu etki oluşturduk. Yatırımlarımızın ülke istihdamına etkisi ise 18 milyon kişidir” diye konuştu.
TÜRKSAT 6A’NIN ENTEGRASYON VE TESTLERİ HIZLA DEVAM EDİYOR
Türksat 5A ve Türksat 5B’nin de hizmete alındığını anımsatan Karaismailoğlu, yakın zamanda hizmete giren Türksat 5B haberleşme uydusunun, mevcut genişbant veri haberleşme kapasitesini 15 kat artıracağını dile getirdi. “Türksat 5B ile Ka Bant kapsama alanında yer alan tüm sabit ve hareketli kara, deniz ve hava araçlarına geniş bant veri haberleşme imkanı sağlıyoruz” diyen Karaismailoğlu, ilk yerli ve milli haberleşme uydusu Türksat 6A’nın entegrasyon ve testlerinin hızla devam ettiğini, bu uyduyu Cumhuriyet’imizin 100. kuruluş yıl dönümünde uzaya göndereceklerini söyledi.
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, “Haberleşme uydularımızın da sağlayacağı iletişim ortamında; 6G haberleşme teknolojilerinde Wi-Fi yerine, Li-Fi, yani; yüksek enerjili LED’lerle görünür ışıkla haberleşme teknolojileri kullanılacak. Üç boyutlu duyusal genişletilmiş gerçeklikle tanışıp, yüksek kaliteli mobil hologram ve dijital ikizlerle tanışacağız. Kamu sektörümüzün dijital dönüşümünde; 61 milyona yakın kullanıcısıyla, 905 kurumun, 6 bin 830’a yakın hizmetin etkin ve hızlı bir şeklide verildiği e-devlet kapısı çok güzel bir örnektir” dedi.
TÜRKİYE, KÜRESEL İNOVASYON ENDEKSİNDE 2022’DE 4 BASAMAK YÜKSELEREK 37. SIRAYA ÇIKTI
Teknolojiyi sadece tüketen değil, tasarlayan, geliştiren, üreten, marka oluşturup, ekonomik değer oluşturan bir konuma gelmek istediklerini vurgulayan Karaismailoğlu, “Bilişim ve iletişim sektöründe, dünyadaki uygulamaları yakından takip ediyor, ulusal iletişim sistemimizi buna uygun olarak geliştiriyoruz. Ülkemizdeki ulaşım, iletişim ve bilişim hamlelerimiz meyvelerini vermeye başladı bile. Birleşmiş Milletler’in İsviçre merkezli kuruluşu Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü tarafından açıklanan ve 132 ülkenin yarıştığı ‘küresel inovasyon endeksinde’ Türkiye, 2022’de 4 basamak yükselerek 37. sıraya çıktı. Endekste, son 2 yılda 14 basamak yükselerek; ilk 40 içerisine girmeyi başardık. Bu yolda hızla yükselmeye, Teknofest gençliği için, teknolojinin en iyisini, en hızlısını hak eden gelecek nesillerimiz için çalışmaya devam edeceğiz. Yeni ve gelecekteki ulaşım sistemlerinde, bilgi ve iletişim tekniklerinden faydalanıyoruz. Bu konuda; Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) Strateji Belgesi ve 2020-2023 Eylem Planımızı hazırladık. AUS sistem dönüşümünde, iletişim teknolojilerini etkin ve verimli bir şekilde kullanıyoruz. Akıllı araçlar, akıllı yollar, akıllı şehirler, güvenli ulaşım uygulamaları ile birlikte, ekonomi ve çevre faktörlerini ön planda tutuyoruz. Tüm ulaşım modları ile birlikte paydaşlar arasında veri paylaşımı ve veri güvenliğini tesis edeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
TATBİKATLARLA, KURUMLARIN SİBER GÜVENLİKLERİNİ GELİŞTİRMELERİNE KATKI SAĞLIYORUZ
Pandemi sürecinde, uzaktan çalışma ve eğitim süreçlerinde; bilgi ve iletişim sistemlerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırladıklarını dile getiren Ulaştırma Bakanıı Karaismailoğlu, “Bu süreçte bir şeyi daha gördük ki o da; kurumlara uzaktan erişimde siber güvenlik özel ilgi ve hassasiyet istiyor. Bakanlığımız siber güvenlik alanında politika belirleyici görevlerini yürütüyor. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bünyesinde organize edilen Ulusal Siber Olaylara Müdahale merkezi (USOM) da siber güvenliğinin sağlanması konusunda başarılı çalışmalara imza atıyoruz. USOM’un, geliştirdiği yazılımlarla, kurumların güvenlik açıklarına karşı tarama, tespit ve bilgilendirmeler yapıyor.Bu konuda ayrıca, personel eğitimi, yarışmalar yaparak genç yetenekleri tespit ediyor. Düzenli olarak gerçekleştirilen ulusal ve uluslararası tatbikatlarla, kurumların siber güvenliklerini geliştirmelerine katkı sağlıyoruz” dedi.
GENÇLERİMİZİ, BAŞKALARININ YAPTIĞI GİBİ RAKAM VE HARFLERLE KATEGORİZE ETMİYORUZ
Bugün dünya nüfusunun yüzde 50’sinin kentlerde yaşadığını, 2053 yılında bu oranın; yüzde 70’lere çıkacağını öngördüklerine dikkati çeken Karaismailoğlu, “Önümüzdeki 30 yılda, artan nüfus ile birlikte, ulaşım ve iletişime olan ihtiyaç iki katına çıkacak. Bu perspektifte sadece insanlar arasında değil, insan-makine ve makineler arasındaki iletişim hız ve yükü de katlanarak artacak. Tüm bunları dikkate alarak, ulaşımda, iletişimde, uydu ve uzay çalışmalarıyla birlikte siber güvenlikte de ülkemizi dünyada etkin bir güç yapmak zorundayız. Türkiye’mizi; Asya, Avrupa, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Kafkaslar ve Kuzey Karadeniz ülkeleri arasında ulaşımın her modunda uluslararası arenada, yolcu, yük, enerji ve bilişimde önemli bir merkeze dönüştürdük. Bunu daha da geliştiriyoruz. Bu çabalarımızla, genç ve dinamik milletimize hizmet etmenin gururunu yaşıyor; bu eserlerimizi emanet edeceğimiz gençlerimize de sonuna kadar güveniyoruz. Biz gençlerimizi, başkalarının yaptığı gibi rakam ve harflerle kategorize etmiyoruz. Göz aydınlığı olarak gördüğümüz gençlerimizi, bilgi ve iletişim tekniklerinde öncü, milli ve manevi değerlere sahip bireyler olarak yetiştiriyoruz. Biz gençlerimizi , ‘Teknofest gençliği’ olarak tanımlıyoruz. İçinde bulunduğumuz yüzyılı ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak görüyoruz” ifadelerin kullandı.