Trakya Üniversitesi (TÜ) Havsa Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mustafa Tan, Edirne kırmızısının elde edildiği "rubia tinctorum" bitkisinin kentin şartlarına uyum gösterdiğini ve yapılan ekimlerden yüksek verim elde edildiğini söyledi.
Prof. Dr. Tan, gazetecilere yaptığı açıklamada, Osmanlı döneminde casusluk olaylarına konu olduğu için "efsane renk" olarak anılan Edirne kırmızısının kent kültürüne yeniden kazandırılması için Trakya Üniversitesinin önemli çalışmalar yaptığını ifade etti.
Üniversitenin stratejik planı çerçevesinde rengin elde edildiği "rubia tinctorum" bitkisini yüksekokulun bahçesinde yetiştirdiklerini aktaran Tan, bitki üretimi ve boya elde edilmesinde başarılı olduklarına dikkati çekti.
Halk arasında "kökboya" olarak bilinen bitkiyi yetiştirirken diğer yandan araştırma faaliyetleri yaptıklarını anlatan Tan, şu değerlendirmede bulundu:
"Trakya şartlarında hangi popülasyon verimlidir, hangisinden daha çok boya maddesi elde edebiliriz, bunları araştırıyoruz. Çalışmalarda ikinci yılın sonuna geldik ve yaptığımız değerlendirmede bu bitkinin çok verimli olduğunu gördük. Literatürdeki verimlere kıyasla daha çok verim aldık. Biz yurt dışındaki tohumları gördük ancak Trakya'dan toplanan yabani türlerin yurt dışından gelen popülasyonlara göre daha verimli olduğunu gördük. Bu son derece önemli bir bilgi. Buraya adapte olmuş popülasyonları kullanmak çok mantıklı gibi görünüyor. Normalde üçüncü yıldan sonra bitkinin sökülmesi ve ardından boya üretimi için kullanılması önerilir. Biz ikinci yılın sonunda verimin yüksek olduğunu gördük."
Tan, kökboya bitkisinin verimi düşük olan topraklarda alternatif olarak ekilebileceğini ve ekonomik gelir elde edilebileceğini dile getirdi.
Tan, Edirne kırmızısının şehir kültürüne kazandırılması için coğrafi işaret başvurusunda bulunulduğunu sözlerine ekledi.
- Edirne kırmızısının öyküsü
Dünya tekstil sanayisinde önemli yere sahip Edirne kırmızısı, 15. yüzyılda şehirde kök boya olarak üretildi.
"Tuğla kırmızısının daha parlağı" olarak nitelenen rengi elde eden ve adına "Edirne kırmızısı" diyen iki boya ustası, formülünü bir süre sonra Fransa'ya götürerek rengin Avrupa'daki tekstil sanayisinde yaygınlaştırılmasını sağladı.
Fransa'da 1740'lı yıllarda üretildikten sonra "Rouge d'Adrinople (Edirne kırmızısı)" adıyla sektörde yer edinen renk, özellikle tekstil alanında kullanıldı.
Edirne'de tarihi yapıların süslemelerinde ve şehrin geleneksel el sanatlarında kullanılan renk, aradan geçen süreçte unutulmaya yüz tuttu.
TÜ 2 yıl önce başlattığı akademik çalışmalarla, rengin doğduğu topraklarda yeniden gündeme gelmesini sağlamayı hedefliyor.