Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazı çıkışında basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "Bu sabah saatlerinde gelişmeler yaşandı. YPG'nin Münbiç'ten çekilmesi ve Suriye ordusunun oraya bayrağını dikmesi gibi. Ardından Kremlin sözcüsünden 'memnuniyetle karşılıyoruz gelişmeleri', diye bir açıklama geldi. Nasıl değerlendireceksiniz?" sorusu üzerine, Erdoğan, şunları söyledi:
"Suriye'nin Münbiç'e yönelik psikolojik bir çalışma, psikolojik bir eylem içinde olduğunu biliyoruz. Orada kendi bayrağını dalgalandırma gibi bir durum olduğunu biliyoruz. Ama ortada henüz daha kesinleşmiş bir şey yok. Bir saat kadar önce yine arkadaşlarımla istihbaratla vesaire görüşmeleri de yaptım. Henüz kesin bir şey söz konusu değil. Rusya'nın bu noktada, ciddi, resmi makamların ifade ettiği gibi de orada da bu şekilde kesinleşmiş bir şey yok. Kaldı ki yarın sabah biliyorsunuz buradan benim heyetim Moskova'ya gidecek. Dışişleri Bakanının riyasetinde Savunma Bakanım, İstihbarat Başkanım ve aynı zamanda özel temsilcim ve Büyükelçim dörtlü bir ekiple oraya gidecekler ve orada bu konuları etraflıca ele alacaklar. Ardından belki benim de Sayın Putin ile hem telefon hem de Moskova veya Soçi ziyaretim olabilir. Bunları bizim bu arada çok ciddi olarak ele almamız gerekiyor."
"Bizim hedefimiz YPG'nin gerekli dersi alması"
Erdoğan, olayın sadece Münbiç olmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Münbiç'le birlikte bizim oradaki terör örgütlerini yok etmeye yönelik çalışmamızdır. Bizim bütün hedefimiz burada YPG'nin gerekli dersi almasıdır. Bu konuda da kararlılığımız tamdır. Biz de şu anda tedbirlerimizi aldık ve silahlı kuvvetlerimiz şu anda bölgede çalışmalarını sürdürüyor. Ben işin detaylarına girmeyeceğim. Çünkü bu konuda istihbarat ölüdür. Eğer istihbaratı diri yaparsanız buradan netice alamazsınız. Ama biz şu anda Türkiye olarak bölgede her türlü gerekli adımı atmış vaziyetteyiz. Özellikle de Münbiç, Halep, o bölgede şu anda atılan adımlarımız var. Zaten gözlem kulelerimizin durumunu biliyorsunuz. Bunlarla beraber bölgedeki istikrarımız devam ediyor. Gerek Amerika'yla olan görüşmelerimiz, kısa bir süre önce Sayın Trump'la olan görüşmem, gerekse Rusya'yla olan ilişkilerimiz sağlıklı bir şekilde devam ediyor."
"Suriye'nin bölünmesine zaten karşıyız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Münbiç konusunda Obama döneminden başlayan bir sürecin olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Bu süreç içerisinde ne yazık ki Obama hiçbir zaman verdiği sözü tutmadı. YPG, PYD bunları çıkaracağının sözlerini bize vermişti. Münbiç yüzde 90 civarında Arapların oluşturduğu bir bölge. Biz bütün bunlara rağmen hep sabrettik. Sayın Trump döneminde bu tekrar gündeme geldi ve Sayın Trump da burada özellikle müşterek bir hareket içerisinde olabileceğimizi bize söyledi. Sayın Putin ile aynı şekilde insani yardım noktasında Münbiç'e yönelik attığımız, atabileceğimiz adımlar, bunları hep aramızda konuştuk. Ama şu anda gelinen noktada tabii ki bu topraklar Suriye'ye ait. Suriye'nin bir defa bölünmesine zaten karşıyız ama bizim bütün hedefimiz oradaki terör örgütlerinin oradan çıkmasıdır. Terör örgütlerinin çıkması halinde zaten bize de yapacak iş kalmaz."
"FETÖ'nün bir terör örgütü olduğunu onlar da ifade ettiler"
Pakistan Yüksek Mahkemesi'nin FETÖ'ye yönelik aldığı kararın sorulması üzerine Erdoğan, "Bu tabii öncelikle büyük önem arz ediyor." dedi.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bildiğiniz gibi kısa bir sürece önce Şeb-i Arus törenlerinin olduğu dönemde önceki Anayasa Mahkemesi veya Yüksek Mahkeme Başkanı buradaydı ve bizimle beraber Konya'daydı. Ama aynı gün İstanbul'da yaptığımız Anayasa Mahkemeleri Zirvesi'nde de Pakistan'ın şu anda göreve gelecek olan Anayasa Mahkemesi Başkanı burada da bu durumu söylediler ve söylenen böylece gerçekleşmiş oldu. Yani FETÖ'nün bir terör örgütü olduğunu onlar da ifade ettiler, kabul ettiler. Bundan sonraki süreç tabii oradaki bu kapatılan yerlerin bizim vakfımıza devri meselesi. Şimdi o başlıyor. Bu süreç tabii Maarif Vakfı'na geçiş süreci çok çok büyük önem arz ediyor. Yine bu arada Azerbaycan'da bazı olumlu gelişmeler var. Onların da bu gelişmelerle birlikte müjdelerini bu akşam, yarın sizlere verebiliriz."
"Ben kapımı herkese zaten açık tutuyorum"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu'nun eski belediye başkanlarıyla bir araya geldiğini hatırlatarak, "Sizden de randevu talep edeceğini iletmişti. Böyle bir durum söz konusu olursa görüşür müsünüz?" sorusuna da "Benim kapım herkese açık ama Bay Kemal'den izin alabilir mi bilmiyorum. Bay Kemal biliyorsunuz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile arası pek iyi değil ama Bay Kemal'den izin alırsa ben kapımı herkese zaten açık tutuyorum. Seve seve karşılarım. Kahve ise kahve, çay ise çay onu da ikram ederim." yanıtını verdi.
Erdoğan, yarın partisinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayının açıklanıp açıklanmayacağının sorulması üzerine de "Hedefimiz yarın büyükşehir belediye başkan adayımızla birlikte inşallah ilçeleri de açıklamak." ifadelerini kullandı.