Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti her zaman ve zeminde, işgal ettiği topraklardan derhal çekilmesini İsrail'e çok açıkça ve hiç çekinmeden ifade etti, etmeye devam ediyor." dedi.
Bakan Yanık, Uluslararası Kudüs ve Filistin'e Destek Kadın Birliği ile Kudüs Nuru Kadın ve Çocuk Derneği ev sahipliğinde düzenlenen 7. Beytülmakdis Kadın Öncüleri Forumu'ndaki konuşmasında, Kudüs'ün direnişin ve vazgeçmemenin adı olduğunu söyledi.
Dünyada milyonlarca insanın ayaklarında Kudüs gücünü hissederek yaşadığını belirten Yanık, "Bu öyle bir güç ki Hazreti İbrahim'den itibaren birçok peygamberin de yürüyüşüne eşlik etmiş bir güçtür. Dünya tarihi hakkı savunan ve gözetenlerle gücü ve hukuksuzluğu savunanlar arasındaki mücadelenin tarihidir aynı zamanda. İlk insandan bu yana, Hazreti Adem'den bu yana hakkın karşısında yer alan temelsiz ve boş anlayışlarla mücadele eden, doğruyu öne çıkaran insanlar bulunur. Adaletten, doğruluktan ayrılmayan, hakkı yerine getiren insanlar var oldukça inşallah dünya için de umut var olmaya devam edecek." ifadelerini kullandı.
- "Mescid-i Aksa'da nöbet tutan kadının mücadelesini gıptayla takip ediyoruz"
Hayatını Filistin'e adayan ve Mescid-i Aksa'da nöbet tutan kadının mücadelesini gıptayla takip ettiklerini dile getiren Yanık, şöyle devam etti:
"İnanıyoruz ki Peygamber Efendimizin miraca yükseldiği bu kutlu yurt, gerçek özgürlüğüne kavuşmadığı sürece insanlık da rahat etmeyecektir. Tarih boyunca bu böyle olmuştur. Kudüs huzur bulduğunda sadece Müslümanlar değil Museviler de Hristiyanlar da hatta diğerleri dahi huzur bulmuş, güvenlik ve esenlik içinde yaşamışlardır. İnşallah Mescid-i Aksa o hak ettiği huzura, sükuna kavuştuğunda bütün insanlığın da huzur ve selamete erdiğini hep birlikte göreceğiz."
Filistinli kadınların yüz yıldır özgürlük mücadelesi yürüttüğünü vurgulayan Yanık, 1882-1903 yılları arasında Filistinli köylü kadınların Yahudi yerleşimcilerin işgaline karşı yürüttükleri mücadeleyle başlayan sürecin Filistin'de hep murabıt kadınlar olduğunu gösterdiğini söyledi.
Bakan Yanık, kadınların sürekli bu mücadeleyi, cesur direnişi onurlu ve kararlı şekilde sürdürdüklerine işaret ederek, uluslararası tüm kurum ve kuruluşlar ile en büyük çatı örgütü Birleşmiş Milletlerin (BM) sessizliğine rağmen bu direniş ve mücadelenin aralıksız devam ettiğini anlattı.
- "BM, Avrupa Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı etkin bir program uygulamak zorunda"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti her zaman ve zeminde, işgal ettiği topraklardan derhal çekilmesini İsrail'e çok açıkça ve hiç çekinmeden ifade etti, etmeye devam ediyor. Bakanlığımız da geçen yıl 7 maddede, İsrail işgalinin kalkması ve Kudüs'ün statüsünün ihlal edilmemesi için atılması gereken adımları belirlediği bir mektubumuzu uluslararası kuruluşlara ve ilgili misyonlara, ayrıca 97 ülkeye gönderdi. Bu ülkeler arasında BM Güvenlik Konseyi ülkeleri, BM İnsan Hakları Konseyi üye ülkeleri, İslam İşbirliği Teşkilatının üye ülkeleri mevcuttu. Filistinlilerin yaşam ve mülkiyet hakları başta olmak üzere tüm temel hak ve hürriyetlerine sahip olmaları gerektiğini o mektubumuzda da muhataplarımıza Bakanlık olarak biz de çok açık bir biçimde bildirmiştik. BM, Avrupa Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı bunu tesis etmek için etkin bir program uygulamak zorunda. Çünkü tüm dünya milletleri bu işgalin haksızlığı üzerinde hemfikir. O halde herkesin, uluslararası kuruluşlar da dahil olmak üzere, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmek mecburiyeti vardır."
Herkese kişisel olarak görev düştüğünün altını çizen Yanık, Filistinli kadınların arkasında durarak haklı davalarını bütün dünyaya duyurmaya devam edeceklerini dile getirdi.