Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şirin Karadeniz, "Milli Sporcu Bursu" projesinin gençlerin hem spor hem de eğitim hayatına devam edebilmesi açısından çok önemli olduğunu söyledi.
Şirin Karadeniz, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından geliştirilip, geçen günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla tanıtılan "Milli Sporcu Bursu" projesiyle ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Proje kapsamında en fazla milli sporcuya burs veren kurumlardan olan Bahçeşehir Üniversitesinin rektörü Karadeniz, gençlerin spora veya akademik eğitime devam etme konusunda yaşadığı ikilemi Milli Sporcu Bursu uygulamasının ortadan kaldıracağını kaydetti.
Böyle bir projenin geliştirilmesi nedeniyle duyduğu memnuniyeti dile getiren Karadeniz, "Milli Sporcu Bursu, Gençlik ve Spor Bakanlığı'mızın vakıf üniversiteleriyle imzaladığı protokol kapsamında sağlanan bir olanak. Bu burs, hem akademik anlamda başarılı olarak üniversiteye yerleşen hem de milli sporcu olarak ülkemizi gururlandıran gençlerimizin eğitimlerine devam edebilmesi için geliştirilen bir proje. Bakanlığımız ile üniversitelerimizin bir araya gelmesinden çok memnunum. Milli Sporcu Bursu'yla gençlerimiz ikilemde kalmayacak, bir meslek sahibi olacak ve spor çalışmalarına da devam edebilecek." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Karadeniz, üniversite olarak bundan önce de sporculara burs verdiklerini vurgulayarak, "Bu sene protokol kapsamında 9 milli sporcumuz üniversitemize yerleşti. Üniversitemizin kuruluşundan bu yana 244 sporcuya burs verdik. Bunların içinde E-spor gibi yeni alanlar da var. Aynı zamanda üniversitemizin takımlarında mücadele eden 80 sporcumuz var. Bunların da 43'ü basketbol, voleybol ve kayak gibi dallarda milli forma giymiş sporcularımız." diye konuştu.
Gençlerin spor ile eğitim arasında bir tercih yapmasının anlamlı olmadığını aktaran Karadeniz, "Gençler için sadece akademik gelişim söz konusu değil. Bir gencin gelişmesinde fiziksel, entelektüel ve psikolojik gelişim de çok önemli. Üniversite sınavı söz konusu olduğunda eğitim ile spora ayrılan zaman dengelenmediğinde, gençlerimiz bu ikilemde kalıyordu. Hem akademik olarak başarılı olan hem de spora devam etmek isteyen tüm gençlerimiz için yeni bir fırsat daha ortaya çıktı. Aslında bizim bakış açımızda sporla eğitim birbirinden farklı değil, birbirini tamamlayan, bir bütün. Bu bütünün de bir yansıması oldu." değerlendirmesini yaptı.
- "Sporcularımız spora devam edecek"
Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Karadeniz, akademik eğitime devam eden gençlerin spordan elde ettiği deneyimlerle mesleklerini farklı bir noktaya taşıyabileceğini vurguladı.
"Sporcularımız spor yapmaya devam edecek." diyen Şirin Karadeniz, "Hem üniversiteleri hem de milli sporcu olarak ülkemiz adına gurur kaynağı olacaklar. En güzel yanlarından biri, sporu bilen ve farklı mesleklere sahip arkadaşlarımız, ileride bir gün spor ile mesleklerini birleştirecekler. Örneğin fizyoterapi okuyan bir arkadaşımız sporu ve sporcu olmayı iyi bildiği için belki bir metot geliştirecek ya da mesleğini farklı bir şekilde yapacak. Buna sadece sporun gelişmesi olarak değil, mesleklerin de gelişmesi olarak bakmamız lazım." şeklinde görüş belirtti.
Üniversite olarak gençlere her alanda rehberlik yapan bir kurum olduklarını dile getiren Prof. Dr. Karadeniz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gençlerimize global bir dünya sunuyoruz. Sporcu hem kendi ülkesinde hem de dünya çapında yarışır. Bizde de farklı üniversitelerle yaptığımız anlaşmalar sayesinde dünyanın herhangi bir yerinde bir dönem geçirebilir, yaz okuluna gidebilir. Bu sayede hem sportif faaliyetlerini yapabilir hem de eğitimine devam edebilir. Aynı zamanda tüm sektörlerde önemli firmalarla iş birliğimiz var. Bu iş birlikleri sayesinde hem mesleğinde gelişebilir hem de sporla ilgili yan alanları tanıyabilir. Altyapının dışında bir de dünya görüşü var. Üniversite bir deneyim süreci ve entelektüel gelişimdir. Üniversite yaşamıyla gençlerimiz hem spor alanında kendisini geliştirebilir hem de dünyaya bakış açısı ile entelektüel gelişimini sağlayabilir. Bu anlamda hem dünyaya ve sektöre açılması hem de sporunu yapabilmesi çok önemli. Gençler için ihtiyacı olduğu anda gerekli psikolojik desteği verebilecek klinik psikologlarımız ve gerekli rehberliği alabilecekleri akademik danışmalarımız var. Bu anlamda gençlerimizin kariyer yolculuğunda bir rehberlik yaptığımızı söyleyebilirim."
- Söylemez: "Hem spor yapıp hem de istediğim bölümü okuyabiliyorum"
Para-Tekvando Milli Takımı'nın 18 yaşındaki sporcusu Erhan Yağız Söylemez, Milli Sporcu Bursu sayesinde hem eğitim hem de spor hayatına birlikte devam edebildiğini söyledi.
Doğuştan bir kolu olmayan ve Bahçeşehir Üniversitesinde burslu eğitim gören Erhan Yağız, milli sporcu olma serüvenini, "Aslında bir futbol meraklısıydım. Lise döneminde beden eğitimi öğretmenimiz beni yanına çağırıp, engelliler için tekvandonun daha rahat bir spor olduğunu, Dünya Şampiyonası'na ve Paralimpik Oyunları'na katılabileceğimi söyledi. 7-8 yıldır tekvando yapıyorum. İlk olarak Bursa'da teşvik maçına çıktım ve birinci oldum. Daha sonra üç kere Türkiye Şampiyonası'na katıldım. İkisinde üçüncü oldum. Ardından milli takıma seçildim ve Konya'da kampa katıldım. Antalya'da da Dünya Şampiyonası'nda mücadele ettim." şeklinde aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla düzenlenen Milli Sporcu Bursu tanıtım toplantısında yer aldığını belirten Yagız, "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde böyle bir programla gençlerimizi ve sporcularımızı destekleyen Cumhurbaşkanı'mız ile Gençlik ve Spor Bakanı'mıza şükranlarımı sunuyorum. Bu programda sahneye çıkmak ve Cumhurbaşkanı'mızla görüşme imkanı bulmak benim için çok iyi bir fırsattı. Kendisiyle konuştuğum için çok mutlu oldum. Çok mutlu anlardı." ifadelerini kullandı.
Erhan Yağız, kendisinin de eğitim ile spor arasında ikilemde kaldığını vurgulayarak, "Bahçeşehir Üniversitesi başarısını kanıtlamış, büyük bir kurum. Bu başarısını sporda da kanıtlamış, gençlere önem veren bir üniversite. Rektörümüze teşekkür ediyorum. Öğrencileriyle çok iyi ilişkiler kuruyor. Ben, 'Spor mu, okul mu?' ikileminde kalmıştım. Lise son sınıfta, bir mutabakat imzalandığını ve bu ikilemden kurtulabileceğimi fark ettim. Bana verilen imkanla artık hem spor yapıp hem de istediğim bölümü okuyabiliyorum." açıklamasında bulundu.
Milli sporcu, en büyük hedefinin 2028 Paralimpik Oyunları'na katılmak olduğunu söyleyerek, "2028 Paralimpik Oyunları'na katılıp bayrağımızı göndere çektirmek istiyorum. Daha sonra dünya ve Avrupa şampiyonalarında başarılar kazanmayı hedefliyorum." diyerek sözlerini tamamladı.