Eken, Akciğer kanserinin, akciğer hücrelerinin anormal hale gelmesi ve kontrolsüz çoğalmasıyla
oluşan bir hastalık olduğunu söyledi. Sonraki aşamada kontrolsüz çoğalan bu hücrelerin çevre
dokulara ve akciğer dışındaki organlara yayılabildiğini belirten Op. Dr. Köksal Yurda Eken, “Aslında bu
hastalık çağımızın vebası diyebiliriz ve hatta 21’nci yüzyılın en önemli ölüm nedenleri arasında ilk üçte
yer alıyor” dedi.
“En önemli sebep sigara”
Akciğer kanserine neden olan faktörlerin başında sigara kullanımın geldiğini işaret eden Göğüs
Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Köksal Yurda Eken, sigara dumanında 4 binden fazla kimyasal ve 70’den
fazla da kanser oluşumuna neden olan madde olduğuna dikkat çekti. Eken, hastalığın diğer sebepleri
arasında hava kirliliğinin, radon gazının, geçirilmiş enfeksiyonların ve genetik yatkınlığın da yer
aldığını dile getirdi.
Çoğu olguda hastalığın yıllar içinde yavaş geliştiğinin altını çizen Op. Dr. Köksal Yurda Eken, “Çoğu
kimsenin önemsemediği öksürük aslında bu hastalığın ilk belirtisi olabilir. Balgam çıkarma diğer bir
belirtidir. Kan tükürme, omuz-kol- sırt ağrıları, ateş, halsizlik, istemsiz kilo kaybı bu hastalığın
belirtilerindendir” diye konuştu.
“Cerrahi müdahale hastalıktan tamamen kurtarabilir”
Hastalığın tanısı ve tedavisi hakkında da açıklamalarda bulunan Op. Dr. Köksal Yurda Eken, şöyle
konuştu:
“Hastalığın tanısında; akciğer grafisi ,tomografi ,MR, Ultrason, yayılımının saptanmasında Tüm vücut
PET, sintigrafi gibi radyolojik yöntemler kullanılır. Bronkoskopi, mediastinoskopi, torakoskopi
yöntemleri ile hücre tanısı ile ve hastalığın tedavisi için yolun belirlenmesi sağlanır. Halk arasında
kansere bıçak vurulmaz diye yaygın ve yanlış bir inanış vardır. Bu hastalıktan kurtuluşun belki de en
büyük umudu cerrahi girişim yapılabilir dönemde olmaktır. Tedavide ilk ve gerçek umut cerrahidir.
Zamanında ve yeterli cerrahi işlem hastalıktan tamamen kurtulmanızı sağlayabilir. Burada iki önemli
nokta var; birincisi zamanlama ikincisi cerrahtır.”
Uygun zamanda, uygun hastane koşullarında ve tecrübeli bir ekip tarafından gerçekleştirilecek
cerrahinin, hastalığın sonlandırabilecek öneme sahip olduğunu kaydeden Köksal Yurda Eken, “Bazı
vakalarda operasyon öncesinde operasyon sınırlarını daraltmak, bazı olgularda ise ameliyat
sonrasında mikro yayılımı yok etmek ve hastalığın tekrarlamasını önlemek amacıyla ilaç tedavisi, ışın
tedavisi, hem ilaç hem de ışın tedavisi uygulanabilir. Tedavi seçenekleri hastaya, hücre tipine ve
hastalığın evresine göre değişikliler gösterebilir. Açık cerrahi, VATS ve robotik cerrahi uygulanabilecek
cerrahi yöntemlerdir. Bu yöntemlerin bu hastalıkta birbirlerine belirgin üstünlüğü gözlenmemiştir” dedi.