Sinema eleştirmeni ve yazarı İhsan Kabil, "Oscar" olarak bilinen "Akademi Ödülleri"ne ilişkin, "ABD, sinemanın gücünün çok farkında ve bir süper kahramanı da artık bariz şekilde öne çıkaran bir filmi de ödül alacak filmlerin arasına almış. Popüler bir aksiyon filminin, insani değerleri işlemek anlamında nerede durduğu, sinemanın estetik değerlerini ne kadar yerine getirdiğini sormak lazım." dedi.
Kabil, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akademi Ödülleri'nin bütün dünya sinemasını yönlendiren bir gücünün olduğunu, ödüllendirmenin siyasi sebeplere göre değişkenlik gösterdiğini söyledi.
Akademi Ödülleri verilirken uygulanan kriterleri sinematografik bulmadığını belirten Kabil, şunları kaydetti:
"Sinemada bazen tıkanıklıklar yaşanıyor. Bunların aşılması, genel seyirci için arzu edilen bir temenni. Ancak kahramanlık ve milli duygular bazen ön plana çıkıyor. Oysa biraz daha sinematografik değerler gösterilse daha anlamlı olur. Mesela 1999'da, 'Er Ryan'ı Kurtarmak' ve 'İnce Kırmızı Hat' filmleri finaldeydi. İkisi de 2. Dünya Savaşı'yla ilgili filmler. Sinematografik olarak, insani değerleri ve hayatı anlama açısından 'İnce Kırmızı Hat' daha güçlü bir yapımken 'Er Ryan'ı Kurtarmak' daha fazla kategoride ödüle layık görüldü."
Dünya sinemasının aynı temaları tekrarladığının altını çizen Kabil, dünya konjonktüründe ABD'nin izlediği hareketli siyasetin sinemayı da etkilediğini düşündüğünü vurguladı.
"Güçlü hikayeleri olan filmler, süslü filmlerden daha değerli"
İhsan Kabil, en iyi filmler arasında yer alan "Black Panther" adlı süper kahraman filmine de değinerek, "ABD, sinemanın gücünün çok farkında ve bir süper kahramanı da artık bariz şekilde öne çıkaran bir filmi de ödül alacak filmlerin arasına almış. Popüler bir aksiyon filminin, insani değerleri işlemek anlamında nerede durduğu, sinemanın estetik değerlerini ne kadar yerine getirdiğini sormak lazım." ifadelerini kullandı.
Amerikan sinemasının 11 Eylül'ün ardından farklı bir mecrada gelişim gösterebileceğini yazılarında daha önce işlediğini dile getiren Kabil, ancak bunu işleyen az sayıda filmin genel dağıtım ağına giremeyip, marjinal kaldığını vurguladı.
Kabil, sinema ve diğer sanatsal anlatılarda merkezin, insan, insani değerler ve sosyal sorumluluk olması gerektiğinin altını çizerek, "Güçlü hikayeleri, sade, yalın bir dille anlatan filmler, teknik albenilerle süslü filmlerden katbekat değerli. Bizim için sanatsal alanların tümünde asıl önemli olan, insani değerler, yaratılış ve fıtrattır." değerlendirmesinde bulundu.
Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi tarafından düzenlenen törenle verilen "91. Akademi Ödülleri" yarın gece sahiplerini bulacak