EVCİLİK PROGRAMLARI
CİHAT DÜNDAR!
Bu gibi programlar günümüzün iki üç saatini bizden koparmıyormuş gibi, yasalarla belirlenmemiş ancak yasa değerinde olan, halk olarak kendiliğimizden uyduğumuz ilke, kural ve örflerimize de yeni adetler getirdi. Lise yıllarında dahi ne anlama geldiğini iyi bilip ona göre hareket ettiğimiz yenge kelimesi, bin kişi görüşür, bir kişi evlenir şeklinde değişti. Öncelikle programa katılan adayların hepsi birbirinden yetenekli, hepsi evlenmeye değil, bir daldan tutup şöhret olmaya gelmiş gibi ki henüz yedi yaşında olan kuzenim dans edip recal çekmeyi onlardan öğrendi. Öte yandan programda evlenen bir çifte rastlamak neredeyse imkansız. Program sunucusu bıkmadan, çıkın çıkın gelin diyor, adaylar belirlenmiş saatler aralığında sırasıyla gelip şovlarını sergiliyor.Bir çay içelim veya elektrik alamadım cevabını veriyor, elektrik alamadığını söyleyip bir diğerine gül atan da oluyor ki bubir iki gün sonra onları yan yana göreceğimiz anlamına geliyor. Bir başka garip konu ise adayların yıllarca görmediği anne veya babalarıyla bu programda yüzleşmesi oluyor. Programda yaşanıp da daha tuhaf gelenler arasında ise bu; yıllar sonra anne ya da baba ile karşılaşma olayının diğer evlilik programlarında da görülmesi yer alıyor ve seyirci, günün sonuna saklanılan bu duruma onlardan fazla gözyaşı döküyor. Yani seyirci her türlü kapılıyor bu programlara ve bunu bazen vicdanları çoğu zaman da adayların ibretlik halleri başarıyor. Hangi iki çift göz önündeyse onların birbirinden dişli talipleri artıyor, dahası rakip taliplerin aralarında bir atışma, bir rekabet söz konusu oluyor, program bu şekilde yürüyor gidiyor. Programın senaryodan ibaret olduğu yönündeki düşünceleri arttıracak kadar şaşırılacak şeylerde oluyor tabi. Kiminin; askere gittikten sonra yollarını ayırdığı nişanlısı ortaya çıkıyor, pişmanım, unutamadım diyor. Kiminin programa dahil olmayan biriyle ilişkisi olduğu öğreniliyor, kimi de evlendikten sonra geçinemediği gerekçesiyle eşini alıp programda barışmaya geliyor. Adaylar gerçekten nişanlanıyorsa neden yanlarında aile adına tek bir kişi olmuyor ve nişan günleri için geri sayım yapılan herhangi birçiftin son gün ayrılacakları yönündeki tahminim tuttuğu halde bunun senaryo olduğu kesinlikle reddediliyorsa neden kimse evlenmiyor? Kimin eli kimin cebinde durumu neden devam ediyor? Ayrıca bu ilişkiler senaryosuz, plansız gelişen olaylar olsa bile bu; adayların evlilik programı adı altında birbirleriyle evcilik oynadıklarını ortaya koyuyor. Kimi daha önce evlenmiş ve çocuklu birine talip olup bir süre görüşmeyi sürdürdükten sonra ailesinin onayı olmadığını söyleyip ayrılıyor, kimi de ailesinin isteklerine göre hareket edip yekten yekten locadaki her karşı cinsle görüşme yapıyor. Kimisinin de daha bir diğerinin karşı taraf ile görüşmesi bitmeden kalkıp aşkını itiraf edeceği tutuyor. İpsiz erkek ve densiz bayan hareketlerini benimseyen ne kadar çok insanımız olduğu ve ailelerin örf, âdet ve geleneklerinden ne denli kuvvetli bir şekilde koptuğu anlaşılıyor. Demem o ki normal hayatta asla yapılmayacak hareketlerin meydana geldiği, kayışı koptu dediğimiz kişilerin çıkıp boy gösterdiği bu programların yayından kaldırılması gerekiyor.