ANKARA (AA) - TÜBA-TÜBİTAK Bilim Ödülleri Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, burada yaptığı konuşmada, TÜBİTAK ve TÜBA'dan ödül alan 57 akademisyeni kutlayarak, Türkiye'nin yeni başarı hikayesinin katma değerli üretim, teknoloji ve bilimle yazılacağını söyledi.
Bakanlık olarak çalışmaları hızlandırdıklarına dikkati çeken Varank, sanayici, girişimci, üniversite ve bilim insanlarıyla birlikte hazırladıkları 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisiyle Türkiye'yi yeni teknolojilerin üreticisi yapacaklarını, bu vizyona "Milli Teknoloji Hamlesi" dediklerini ifade etti.
Varank, üretimde ve ihracatta teknolojinin payını artırmayı, küresel markalar oluşturmayı ve değeri milyar doları aşan genç firmaların Türkiye’nin başarılarını dünyaya duyurmasını istediklerini vurgulayarak, "Atacağımız her adım, ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı güçlendirecek. Özgün ve yenilikçi teknolojileri geliştirip, küresel rekabet yarışında üst sıraların daimi bir oyuncusu olacağız. Bunun için gerekli her türlü altyapıya sahibiz." diye konuştu.
Bakan Varank, 17 senede sıfırdan bir Ar-Ge ekosistemi kurduklarına işaret ederek, TÜBİTAK, KOSGEB, kalkınma ajansları ve yatırım teşvikleriyle "Milli Teknoloji Hamlesi"ni hayata geçirecek tüm girişimcilerin yanında olduklarını dile getirdi.
Nitelikli, çalışkan ve dinamik insan kaynağının önemini vurgulayan Varank, insan kaynağının geliştirilmesine yönelik başlatılan projelerden bahsetti.
Bunlardan ilkinin Sanayi Doktora Programı olduğunu ve yetişmiş akademik kadroları sanayiye entegre ettiklerini aktaran Varank, "Geçen sene başlattığımız bu uygulama oldukça yoğun talep gördü. 33 üniversitenin 77 firmayla yaptığı 120 farklı iş birliği projesini destekleyeceğiz. Doktora öğrencilerine mezun olduktan sonra da 3 yıl boyunca istihdam desteği sağlayacağız." dedi.
Varank, Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı'na da değinerek, şöyle devam etti:
"Programı açıklarken şunu söyledik, Türkiye’yi dünyanın her yerinden üst düzey araştırmacılar için çekim merkezi haline getireceğiz. Biz bunu söylediğimizde inanmayanlar, hatta dalga geçenler oldu. Türkiye'ye kim döner dediler. Ama biz, bilimi, üniversiteleri çarpık ideolojilerine arka bahçe yapmak isteyenlere aldırmadık. Nasıl ki gülün kıymetini en iyi bülbül, altının ayarını en iyi sarraf bilirse, ilerlemenin ve kalkınmanın dertlisi bir yönetim olarak bilim insanlarımızın değerini de en iyi biz biliriz dedik. Bu ülkede, bilim insanlarına şimdiye kadar verilmeyen destekleri veren, gösterilmeyen ilgi ve hürmeti gösteren bir iktidar olarak bu programı başlattık."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla yurt dışından gelenlerin yanı sıra halihazırda Türkiye'de çalışmalarını yürüten başarılı araştırmacıları da unutmadıklarını dile getiren Varank, "Onlar için de benzer şekilde Ulusal Lider Araştırmacılar Programı'nı başlatıyoruz. Bu programın çağrısına ocak ayında çıkacağız." diye konuştu.
Varank, yazılımın önem verdikleri bir diğer konu olduğunu, bunun için teknoloji şirketleri, sivil toplum kuruluşları ve ilgili kurumlarla yakın iş birliği içerisinde olduklarını anlattı.
Açık Kaynak Platformunu kurduklarını anımsatan Varank, "Yerli açık kaynak çözümleri geliştirerek dışa bağımlılığı azaltacak, tasarrufları artıracak ve olası siber güvenlik saldırılarını bertaraf edeceğiz. Bu platform 2023'e kadar en az 500 bin yazılımcı yetiştirme hedefimizde de etkili olacak." dedi.
Varank, çocukları ve gençleri ihmal etmediklerini vurgulayarak, çocukların enerjilerini bilime ve teknolojiye yönlendirmeleri için Bilim Merkezleri ve Deneyap Teknoloji Atölyeleri'ni kurduklarını, "geleceğin teknoloji yıldızları"nın bu merkezlerden çıkacağını dile getirdi.
Bilimsel başarının geliştirilmesi, topluma yayılması ve bilim temelli bir gelecek için çalışmaların hızla devam ettiğini aktaran Varank, Bilimler Akademisinin bilim eğitimi, kök hücre, gıda ve enerji gibi alanlarda faaliyetlerini sürdürdüğünü, Akademinin bu sene merhum Fuat Sezgin adına pek çok faaliyet gerçekleştirildiğini anlattı.
Varank, TÜBİTAK ile milli ve özgün teknolojileri desteklediklerinin altını çizerek, şunları kaydetti:
"Yılın 10 ayında, özel sektörün 3 bin 72, akademinin 1110 Ar-Ge projesine kaynak sağladık. Ayrıca 5 bin 180 bilim insanı farklı desteklerimizden faydalandı. TÜBİTAK enstitüleri de kritik teknolojilerin geliştirilmesinde önemli bir rol üstleniyor. Geliştirilen Ar-Ge tabanlı ürünler, sanayimiz tarafından ticarileştiriliyor. Buradan altını çizerek ifade etmek istiyorum ki TÜBİTAK ve TÜBA’nın birikimi, Türkiye'nin birikimidir. Bu güzide kurumlarımızın verdiği desteklerle Türkiye, özellikle savunma sanayisinde, küresel güçlere geri adım attırabilen bir ülke haline geldi. Şimdi sırada, gösterdiğimiz bu başarıyı tüm teknoloji alanlarına yaymak var."
Türkiye'nin bilimsel birikiminin bir sonucu olan Türkiye'nin Otomobili'ni tüm dünyaya tanıttıklarını hatırlatan Varank, "Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonu ve liderliğiyle gerçekleşen bu adımı milletimizin hasretle beklediğini, gördüğümüz ilgiden de anlayabiliyoruz." dedi.