Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) tarafından düzenlenen Gelecek için Sürdürülebilirlik Zirvesi'nde iklim değişikliği, ekonomik dalgalanmalar, savaş gibi faktörlerin sürdürülebilir kalkınmaya etkileri değerlendirildi.
İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezindeki zirveye İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkanı Mahmut Özgener, EGİAD Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, bazı siyasi parti temsilcileri, iş dünyası meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşu yöneticileri katıldı.
Tunç Soyer, sürdürülebilir bir kent politikasını temel aldıklarını, gıda ve suya erişim, toplu ulaşım, yoksullukla mücadele, afetler karşısında dirençli olmak gibi konuları öncelik olarak belirlediklerini söyledi.
Soyer, "8 bin 500 yıllık mirası gençlerimize aktarabilmek ve İzmir'de değişimle uyumlu bir yaşam tesis etmek için çalışıyoruz. Bu döngünün uyum içerisinde devam edebilmesi için hep birlikte ne gerekiyorsa yapmak zorundayız." dedi.
İzmir'de kentsel dönüşümü yerinde dönüşüm ve mekansal adalet ilkeleriyle tanımladıklarını aktaran Soyer, şöyle konuştu:
"Kentsel yenileme için ortaya koyduğumuz model, Halk Konut olarak adlandırdığımız kooperatif örgütlenmesiyle emsalsiz bir imeceye dönüştü. Bu uğurda hiçbir engelin önümüze çıkmasına izin vermedik. Bu çabaların sonucu olarak şehrimiz dünyanın ilk Cittaslow Metropolü ilan edildi. İzmir'in şehirleşme biçimi ve hedeflerinde köklü bir revizyon anlamına gelen Cittaslow Metropol, geleceğin şehirlerinin de tarifidir."
- "Ekonomik büyüme, tüm canlılara hizmet etmeli"
İZTO Başkanı Özgener ise sürdürülebilirlik kavramının son 5-6 yıldır iş dünyasının gündeminde olduğunu, sürdürülebilir kalkınmanın ise 1980'lerin başından bu yana tartışıldığını belirtti.
Kaynakların ekonomik büyümeyi sağlamak için kullanıldığına işaret eden Özgener, "Fakat son 20 yılda sıklığı ve şiddeti artan ekonomik, finansal, iklimsel ve hatta sosyal krizler, dünyayı ve dünyada yaşayan bütün canlıları ekonomik büyümeye hizmet etmek için kullanamayacağımızı gösteriyor. Tam tersi bir yapıyı kurgulamak ve yürütmek zorundayız. Yani ekonomik büyüme, gezegenimizin devamlılığına ve gezegendeki tüm canlıların hayatta kalmasına hizmet etmeli." diye konuştu.
Özgener, sürdürülebilir kalkınmanın ekonomik faaliyetlerin çevresel, sosyal ve bireysel refah üzerindeki etkisini değerlendirmeyi ve daha yaşanabilir bir gelecek yaratmak için hedefler tasarlanmasını şart koştuğuna dikkati çekerek, "Sürdürülebilir kalkınma için barışçıl ve kapsayıcı toplumlar tesis etmek, herkes için adalete erişimi sağlamak ve her düzeyde etkili, hesap verebilir ve kapsayıcı kurumlar oluşturmak belki de bizlerin en önemli hedefi olmalı." dedi.
EGİAD Başkanı Yelkenbiçer de dünyanın korunmasının yanı sıra kuruluşlar ve bireyler için sürdürülebilirlik kavramının başarıyı getiren ortak bir anahtar olduğunu belirterek, "İklim kriziyle yok olmamak için yeşil dönüşüme, büyüyen nüfusu besleyip hayatta kalabilmek, kaynaklarımızı verimli kullanabilmek için dijital dönüşüme ihtiyacımız var. Ama bunları mümkün kılacak asıl unsur toplumsal dönüşüm." ifadelerini kullandı.
Zirvede yerli ve yabancı katılımcılar, 6 panelde iklim değişikliği, ekonomik dalgalanmalar, savaş, kaynaklarının bilinçsizce kullanımı, ormansızlaşma, salgının tedarik zincirlerinin kusur ve kırılganlığını ortaya çıkarması konularını ele aldı.