Türkiye'de binaların yeterli yalıtıma sahip olmaması nedeniyle enerji için yapılan harcamanın önemli kısmı boşa gidiyor.
Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği (VERİMDER) İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, derneklerinin kuruluş amacının enerji güvenliği ve tasarrufunun sağlanmasına katkıda bulunmak olduğunu söyledi.
Türkiye'de enerjinin yüzde 40'ının binalarda kullanıldığını belirten Alkin, "Antalya gibi kentlere baktığımızda ise iklimi farklı olduğu için soğutma ön planda. Soğutma da tasarruflu bir şekilde yapılmıyor. Eğer binalarda enerji tasarrufunu sağlarsak insanların parasının yüzde 40'ı cebinde kalır." dedi.
Türkiye'nin elektrik enerjisi ihtiyacının yüzde 47'sinin doğalgazdan elde edildiğini dile getiren Alkin, doğalgazın büyük bir kısmının İran ve Rusya'dan alındığına dikkati çekti.
"Diplomatik duruşumuz ihtiyaçlarımızla doğru orantılı"
Alkin, "Diplomatik duruşumuz ihtiyaçlarımızla doğru orantılı. Türkiye'yi enerji tasarrufu sayesinde daha az bağımlı hale getirebiliriz. Bunun için enerji tasarrufunda adeta bir milli mücadele başlattık. Böyle zorlu bir coğrafyada enerji bağımlılığıyla yürümek bizi riske sokuyor." değerlendirmesinde bulundu.
Binalarda enerji tasarrufunun yalıtımla sağlanabileceğine işaret eden Alkin, "Vatandaşları bilinçlendirmenin yanında finansman kolaylığı da sağlamak gerekiyor. Eğer bunu başarabilirsek 2030'da Türkiye'yi enerji bağımlısı değil, enerjiye ihtiyacı olan ülke konumuna getirebiliriz." diye konuştu.
Alkin, binalarda yalıtım için ödenen paranın harcama değil, yatırım olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
"Evi ısıtmadan önce duvarları ısıtıyoruz"
Bu türden yatırımlar için finansman kolaylığı sağlanması gerektiğini yineleyen Alkin, şunları kaydetti:
"Apartmanlarda bunun toplu halde yapılabilmesi için bizim devletle, Bankalar Birliği ve Finansal Kurumlar Birliği ile konuşup çözüm sunmamız gerekiyor. Bu çalışmalara başladık. İnşallah ilerleyen günlerde bunun müjdesini vereceğiz. Hazırlanan raporlara göre binalarda yeterli yalıtım olmaması nedeniyle Türkiye'de 18 milyar dolara kadar uzanan bir israf söz konusu. Evi ısıtmadan önce duvarları ısıtıyoruz, binanın içini soğutmadan evvel camları soğutuyoruz. Doğrudan binanın içini ısıtacak ya da soğutacak sistemi ortaya koymak lazım. Bu, iki yolla yapılabilir. Birincisi binaları sıfırdan yapan müteahhitleri ikna etmek, ikincisi ise bitmiş binalarda finansman kolaylığı sağlamak."