Ankara'da bulunan ENKS'nin eski Dış İlişkiler Sorumlusu Siyamend Haco, Suriye'de yaşanan son gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.
Esed rejimi ile PYD/PKK terör örgütü arasındaki ilişkinin bölgesel gelişmelere göre inişli çıkışlı bir seyir izlediğini belirten Haco, örgütün ABD'ye yakınlaşmasının ardından Esed rejimi ile arasının bozulduğunu ancak son zamanlarda iki grup arasında yeniden yakınlaşma yaşandığını söyledi.
Esed rejimi ile PYD/PKK'nın Türkiye'yi "ortak düşman" olarak gördüğünü ifade eden Haco, "Türkiye'nin Afrin'e düzenlediği harekattan sonra Esed rejimi ile YPG arasında yakınlaşma başladı ve rejim açıkça Türkiye'ye karşı YPG'yi destekliyor." diye konuştu.
Mattis kendine bile yalan söyledi
PYD'nin, PKK terör örgütünün Suriye kolu olduğuna dikkati çeken Haco, PYD/PKK'nın Kandil'den yönetildiğini ve örgütün tüm kararların PKK'nın çıkarlarına uygun şekilde alındığını vurguladı.
Haco, PKK'nın şu anda en önemli "projesinin" Suriye olduğunu ve terör örgütünün Suriye'deki çıkarlarından vazgeçmeyeceğini kaydetti. PYD'nin, PKK'dan ayrılmasının mümkün olmadığını dile getiren Haco, PKK, PYD aracılığıyla Suriye'nin dörtte birini kontrol ettiğini ve buradan maddi çıkar sağladığını anlattı.
Hoca, tüm bu nedenlerden dolayı ABD Savunma Bakanı Jim Mattis'in PYD'yi, PKK'ya karşı savaştırma önerisinin "absürt" olduğunu belirterek, "Mattis'in önerisi, 'Türk ordusunu, Türk ordusuna karşı savaştıracağım' demek gibi bir şey. PKK ve YPG aynı grup. Mattis, bu açıklamasıyla kamuoyuna ve kendisine yalan söyledi." diye konuştu.
Esed rejimi ile PYD/PKK arasındaki ilişkiye tepki gösteren Haco, PYD/PKK'nın Suriyeli Kürtlerin "partisi" olmadığı değerlendirmesinde bulundu. Haco, "Eğer ki YPG, Suriyeli Kürtlerinin partisi olsa Türkiye'nin harekatı başlayınca, yıllarca Kürtlere eziyet eden, 120 binden fazla Kürdü vatandaşlıktan çıkaran Esed rejiminden destek istemezdi. YPG Suriyeli Kürtlerin değil PKK'nın çıkarlarını temsil ediyor." ifadelerini kullandı.
PYD/PKK Suriye'de diktatörlük kuruyor
PYD/PKK'nın işgal ettiği bölgelerde baskı uyguladığına dikkat çeken Haco, "Onlara kim karşı çıkıyorsa düşman olarak görüyorlar. YPG, ortaya çıktığı günden beri Suriye'de kontrol ettikleri bölgelerde Baas rejimine benzer bir diktatörlük kuruyor. Onları eleştirenleri ya hapse atıyorlar ya da topraklarından sürüyorlar. Bunların baskıları yüzünden birçok kişi ülkesini terk etti." dedi.
PYD'ye karşı olan 14 partinin oluşturduğu Kürt Ulusal Konseyinin 2017 başında Suriye'nin kuzeyinde 35 ofisi olduğunu dile getiren Haco, şu anda bu ofislerinin hepsinin PYD/PKK tarafından kapatıldığını vurguladı.
Örgütün farklı seslere tahammül edemediğine işaret eden Haco, PYD/PKK örgütünün baskılarının, Suriye'nin dışına taştığını vurguladı.
Almanya'da ikamet eden Haco, "Türkiye'yi ziyaret edeceğim ortaya çıkınca, YPG/PKK yandaşları sosyal medyada aleyhime kampanya düzenlediler. Beni Kürtlere ihanet etmekle suçladılar. Gelen bu baskıların ardından iki gün önce Kürt Ulusal Konseyi üyeliğimi askıya aldı. PYD/PKK demokrasi istediğini söylüyor ama demokrasinin en önemli parçası insanları sizin görüşünüzden farklı görüşlere sahip olmasına izin vermenizdir. Aleyhime yapılan karalama kampanyası, PYD ve PKK'nın ne kadar demokratik olduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı.
PYD/PKK'nın hedeflerine ulaşmak için kadınları araçsallaştırdığına vurgu yapan Haco, şunları kaydetti:
"PKK'da tüm kararlar erkekler tarafından alınıyor. PKK'nın veya YPG'nin herhangi bir önemli konumunda kadınlar bulunmuyor. Bu da kadınların bu örgütler içerisinde önemli rol oynamadığını gösteriyor. Kadınları öne sürerek gerek duydukları resmi oluşturmaya çalışıyorlar."
Suriye'deki Kürtlerin, Türkiye ile iyi ilişkiler kurmayı istemesi gerektiğini dile getiren Haco, "Eğer ki Suriye'deki Kürtler ve Türkiye arasında iyi ilişkiler olursa bu iki tarafın da çıkarına olur." diye konuştu.