Kategoriler

MECLİS YAPI KAYIT MAĞDURİYETİNİ NEDEN DUYMUYOR?

Bursa medyasının önde gelen medya kuruluşlarından olan İNCE MEDYA birbirinden önemli konukları ile hem Bursa, hem Türkiye’de gündem belirlemeye devam ediyor.

Türkiye’nin önemli
sivil toplum kuruluşlarından olan İmar Yasasına Takılanlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
İbrahim Hacıoğlu’da, İNCE MEDYA Stüdyolarını ziyaret ederek, ekranların fenomen programı İNCE
BAKIŞ’a konuk oldu.
Birbirinden önemli açıklamaları ile izleyici ekran başına kitleyen İbrahim Hacıoğlu, İmar Yasasına
Takılanlar Derneği’nin kuruluş hikâyesini, amaçlarını ve yaşanan mağduriyetleri tek tek anlattı. Usta
gazeteci Necmi İnce’nin sorularını cevaplamakta zorlanmayan Hacıoğlu, İmar Yasası’nın ayrıntılarını ve
derneklerinin faaliyetlerini büyük bir içtenlikle anlattı.
NECMİ İNCE: Öncelikle izleyicilerimiz sizleri bir tanısın. İbrahim Hacıoğlu kimdir?
İBRAHİM HACIOĞLU: 41 yaşındayım, Bulgaristan göçmeniyim. 1992 yılında Bursa'ya göç ettik.
10 yaşında geldim. Artık bir Bursalı olarak buradayız. Evliyim. Bir çocuk babasıyım. Özel sektörde
çalışıyorum.


NECMİ İNCE: İmar Yasasına Takılanlar Derneği’ni neden kurdunuz?
İBRAHİM HACIOĞLU: Biz bu ismi şundan dolayı seçtik. Ülkemizde gerek planlı alanlarda, gerekse
plansız alanlarda sorun yaşayan vatandaşlarımız var. Ne gibi sorunlar yaşıyorlar? Örnek planlı
alanlardaki vatandaşlar o anki ruhsata aykırı, balkonunda bir değişiklik, tadilat ya da bir perforje
bahçesini kapatmak ve buna benzer durumlarda. Tadilat ruhsatı alamayanlar, şikayet konusu
oluştuğunda sorun yaşıyorlar. Ağır para cezaları ve bu kısımların ya da komple yıkılmasına kadar
gidebiliyor. Plansız alanlarda da şöyle sıkıntılar yaşıyorlar. Vatandaşlarımız yani belediyelere gittiklerinde
zaten konumuz, aslında biraz geniş kapsam. Şimdi bunu söyleyebilmem için biraz Büyükşehir Yasası’na
değinmem gerekiyor. Neden? Çünkü Büyükşehir Yasası’ndan sonra köyler mahalle oldu. Biliyorsunuz
tabi kimse gelip köyünü mahalle yapacağım demedi. Orada bir gecede köyler mahalleye dönünce,
otomatikman orada ki vatandaş kendi yerine yer yapabilmek için bir imar planı gerekti. O bölgelerde de
imar planı olmadığından bu sefer, köylü sıkıntı yaşamaya başladı. Öncesinde köy muhtarı ve valilik
kanalıyla bunlar çözülebiliyordu. İzinler alınabiliyordu. Şimdi kırsalda ve şehir merkezine planlı alanlarda
İmar Yasası kaynaklı, mevzuatdan kaynaklı sorunlar yaşandığından, biz dedik ki İmar Yasasına
Takılanlar Derneği çatısı altında burada ki sıkıntıları, bu konunun uzmanlarına iletelim. Bunlarla alakalı
çözüm üretelim istedik. Öncesinde platform olarak, Yapı Kayıt Platformu çatısı altında biz bunu
yapıyorduk, mücadelemizi veriyorduk. Sıkıntılarımızı yetkili ve etkili kişilere iletmeye çalışmıyorduk.
Çözüm arıyorduk ama sonrasında biz bunu dernek çatısı altında yapalım sesimizi biraz daha üst
perdeden duyurmak istedik ve bu şekilde dernekleştik.


NECMİ İNCE: Amacınız tam olarak nedir?
İBRAHİM HACIOĞLU: Biliyorsunuz, yakın zamanda bir deprem yaşadık. Allah umarım bir daha böyle bir
Afet yaşamayı nasip etmesin. Şimdi toplumda şöyle bir algı yaratılıyor. İşte imar barışı dendiğinde ya da
ruhsatsız yapı dendiğinde bunlar, direkt metruk bina olarak lanse ediliyor. Çürük bina olarak lanse
ediliyor. Ama şimdi şöyle bir şey söylemek istiyorum. Yani bizlerin yapıları zaten tek kat yapılar.
Bilemediniz 2 katlı yapılar. Yani bunları yaparken de biz vatandaşlar ya da bu konuda müzdarip olan
kesim. Yani rant için ya da çıkar için al sat için yapmamışlar. Bunlar kendilerinin ihtiyaçlarından dolayı
yuva yapmışlar ki, bunu yaparken de malzemeden de işcilikten de çalınmamış, yani kaçınılmamıştır. Az
katlı olan bu yapılar, bizler diyoruz ki yani devletimiz gelsin. 2018de ki gibi değil, yerinde kontrol ederek
gerekli mekanizmaları kullanarak bu yapıları kayıt altına alsın. Neden? Çünkü bu yapılar bugün bireysel
servetin yanında aynı zamanda bir milli servet anlamı da taşıyor. Yani bugün bunların yıkılması,
baktığınızda ne vatandaşa bir fayda sağlıyor ne de devlete bir fayda sağlıyor.
NECMİ İNCE: 2018 yılında bu yani özellikle imar yasasına ve yapı kontrolle ilgili ruhsat alanların
sonrasında işte süre uzatıldı. Müracaat edemeyen kişiler oldu ve şu anda 10.000.000 bağımsız bir
yapıdan bahsediliyor. Herkesin gözü kulağı Mecliste. Bunun ile ilgili neler söyleyeceksiniz?

İBRAHİM HACIOĞLU: Ben 2018’e dönmeden önce şunu söylemek istiyorum. Şu an ortada toplumsal
bir sorun var. Yani 5.000.000’nun üzerinde vatandaş şu anda bu evlerinin ne olacağı derdine düşmüş.
Yıkım tebligatları geliyor, cezalar geliyor, mahkemeler açılıyor, sicilleri bozuluyor. Bazı kesimler ya da
bazı kişiler bunu yargılayabiliyorlar. Tamam olabilir fakat bu yargılamanın yanında aslında çözüm önerisi
sunmak zorundalar. Eğer sadece kuru kuru bir yargıyla bu olursa, yanında bir çözüm önerisi olmazsa o
yargılamanın da çok bir değeri kalmıyor. Aslına bakarsanız ben şunu söylemek istiyorum yetkililerimize,
yani ülkemizde böyle bir sorun varken, buna gözümüzü kapatırsak, kulağımızı tıkarsak, bu sorun ortadan
kalkmış oluyor mu? Olmuyor yani. Dolayısıyla ne yapılması gerekiyor? Bu sorunu ivedilikle masaya
yatırıp bunu bir an önce pozitif olarak, pozitif düşüncelerle, en az hasarla çözüme kavuşturmak gerekiyor.
Neticede ben bunu daha önce de dile getirdim. Şunu da söyleyeyim, yani bugün devletimiz ne kadar yapı
stoğu olduğunu tam olarak bilmiyor. Neleri biliyor, tespit edilenleri biliyor. Peki tespit edilmeyen ne kadar
yapı stoğumuz var bunu biliyor muyuz? Ya da bu yapı stokları içerisinde bunların ne kadarı sağlıklı
güvenli ya da ne kadarı sağlıksız bunu biliyor muyuz, bilmiyoruz işte. Sadece bu sebepten dolayı bile bu
yapı kayıtlarının tekrar güncellenmesi ve bu yapıların kayıt altına alınıp, sağlıklı olanların kayıt altına
alınması gerçekten çürüp metruk ve güvensiz binaların da yine vatandaşa kolaylık kentsel dönüşüm adı
altında belki bir kolaylık sağlayarak bunların yıkılması aynı yerine belki de yeniden inşaatın yapılmasına
izin verilmesi gerekiyor. Çünkü bizler bu ülkenin vatandaşıyız. Bu ülkenin evlatlarıyız. Dolayısıyla
vatandaş zarar görmeden en hafif şekilde bunların atlatılması gerekiyor. Ve ortada böyle bir sorun var şu
anda. Bursa'da, Muğla'da, İzmir'de yıkımlar hız kazanmış durumda. Yani bugün vatandaşın evi yıkılıyor
ve vatandaş bir şekilde sokağa atılmış oluyor. Şimdi devletimiz bugün bir yandan Toki kanalıyla konut
yapmaya çalışırken, kira fiyatlarını, konut fiyatlarını aşağı çekmeye çalışırken, bir yandan bu yapılar
yıkılarak buradan sokağa atılmış, sokağa düşmüş olan vatandaşları kiracı statüsüne düşürüyor. Yani
bugün bakıyorsunuz büyük kentlerde 10.000 liranın 15.000 liranın altında kiralar kalmadı. Şimdi asgari
ücretin 11.400 olduğu yerde bu tarz kira fiyatlarıyla bu vatandaşlar inanın çok zor durumda.


NECMİ İNCE: Sizin de bildiğiniz gibi Meclis açıldı. Bu konuda siyasi partilerden beklentileriniz
nedir?
İBRAHİM HACIOĞLU: Bu konu açıldığı zaman Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici’yi
anmadan olmaz. Mustafa Destici bu konuda, siyasi parti olarak bize uzun yıllar destek verdi. Kendisine
bu konuda çok teşekkür ediyoruz. Bugün belki Mecliste kendileri yok ama konuyu en detaylı bizler kadar
bilen, mağduriyeti bilen. bir kişidir kendisi. Ben bugün yeni yasama döneminde. Gerek imar
komisyonunun gerek, Bakanlığın gerekse, Maliye Bakanı’nın bu konuda çalışma yapması gerektiğini ve
bunun ivedilikle bir an önce yeni bir yasal düzenleme yapılması gerektiğini inanıyorum. Çünkü bu sorun
bu şekilde kaldığı sürece inanın çok fazla vatandaş zarar görüyor ve sorun ortadan kalkmıyor. Sorun
büyümeye devam ediyor. Mağdurlar, yeni mağdurlar oluşmaya devam ediyor. Dolayısıyla bunu çıkacak
olan yeni bir yasal düzenlemeyle vatandaşa doğru bir şekilde aktarılmasıyla ve geriye dönük tarım ve
imar kanunlarının tekrardan revize edilerek, güncellenerek bundan sonra da vatandaş belki kendi yerine
gittiğinde, belediyelere gittiğinde, oraya başvuru yaptıklarında imar yoksa bile oraya bir çözüm önerisi
yani bir tip proje geliştirilebilir. Anlatabiliyor muyum yani yok deyip vatandaşı kapı dışarı etmekten ziyade
çözüm odaklı bazı projeleri geliştirip bu belediyelerin kendi inisiyatifini kendi içerisine alabilecek kararlar
yapıp bu şekilde kaçağın önüne geçmek. Çünkü siz bugün yasal olarak kolaylık sağlamazsanız ki
biliyorsunuz bugün siz ruhsat olan yerde bile daha kepçe başlamadan binanın yarı parasını belki projeye,
mimara şuna buna vermiş oluyorsunuz ki bu da şu anda normal sade vatandaşlar için gerçekten ağır.
Yani belki belediye proje geliştirip proje maliyetlerini kendi üstlenip vatandaşa daha farklı kolaylıklar
sağlayabilir. Bunlar geliştirilebilir. Yeter ki mevcut olanı sorunu halledelim. Geriden gelecek sorunları da
farklı projelerle vatandaşı kaçağa değil de ruhsatlı, planlı bir şeye yönlendirebilelim. Yani bunlar
yapılabilir. Bunlar yurtdışında Avrupa'da yapılıyor. Biz niye yapmayalım? Bunlar yapılabilir. Yeter ki buna
istekli olalım.
NECMİ İNCE: Son olarak kongrenizden bahsedelim biraz. Kongre tarihiniz nedir?
İBRAHİM HACIOĞLU: Kongremiz Bursa'da, Ördekli Kültür Merkezi’nde, 22 Ekim tarihinde yapılacak.
Kongremize bu konudan mağdur olan tüm vatandaşlarımızı bekliyoruz.

Yorumlar

İbrahim Hacıoğlu 1 Yıl Önce

İmar Yasasına Takılanlar Derneği @iytdernegi olarak toplumsal sorun haline dönüsen ve Cumhuriyetimizin 100.Yılında yüce #TBMM den yaşanılan mağduriyetlerin giderilmesi adına ziyaretlerini sürdürüyor, görüş ve önerilerini yetkili ve etkili kişilere iletiyor. Kendi yerinde Yıllarca planlar yapılmamıs ve ruhsat alamamış, tadilat ruhsatları verilmemiş 10 Milyon bağımsız birim için yeni bir yasal düzenleme elzem hale gelmiştir. Cumhuriyetimizin 2.yüzyılına daha mutlu, daha güvenli ve geleceğe umutla bakan bir toplum için sesimizi duyun.

Süleyman yıldırım 1 Yıl Önce

Çok teşekkür ederiz sizin desteğinizle bizler daha güçlüyüz

Hakan önkan 1 Yıl Önce

Yapı kayıt belgeleri hakkında yeni düzenleme bekliyoruz

Hakan önkan 1 Yıl Önce

Çözüm bulacağız inşAllah sizlerin desteğiyle

Orhan Gencebay 1 Yıl Önce

Kendi arsasına bir veya iki katlı yapılan yapılar yapi denetimler tarafından denetlenmeli depremin yıkmadigi evleri yıkmak yerine vatandaşın mağduriyeti giderilmeli imar barışı gibi ülkemize gelir sağlamalıdır.

Daha Fazla Haber
ANKARA
ANKARA KALESİ’NE HASSAS DOKUNUŞ
BURSA
Bursa’dan Suriye’ye Yardım ve Kardeşlik Eli
BURSA
Bursa’da masal dünyasına renkli yolculuk
GENEL
HAVALİMANLARININ KAHRAMANLARI ARFF EKİPLERİ
BURSA
Sağlık Buluşmaları'nda deri sağlığı konuşuldu
BURSA
BÜYÜK DÜŞÜNÜR YILDIRIM’DA ANILDI
GENEL
FIRST TEAM CHALLENGE'IN İLK TÜRKİYE ŞAMPİYONASI BEYLİKDÜZÜ'NDE YAPILDI
BURSA
Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali, 14’üncü kez kapılarını açtı
BURSA
Nilüfer’de Yeni Yıl Festivali’nde eğlence ve alışveriş bir arada
BURSA
BAŞKAN KÖYBAŞI "BİRLİKTE, DAHA GÜÇLÜ BİR GELECEK İÇİN ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ!"