Koruyan kuvveti vardır.
Sosyal hizmetleri vardır, hizmetkardır...
Milletimiz ise devletine bağlıdır zamanı gelince her şeyini feda etmiştir.
Canını, malını...
Kurtuluş savaşı ve sonrasında insanlarımız çalıştığının karşılığı olan yevmiyesini bile devletine bağışlamıştır.
Savaşta mermisi ıslanmasın diye çocuğunun kundağını mermiye saran analarımız olmuştur.
Öküzünü satıp orduya yardım gönderen köylümüz Cenab-ı Hak devlete ve millete zeval vermesin diye hep dua etmiştir...
Bugün devletimizi eleştirenlere tek bir ayetle cevap ''Kahrolası insan ne kadarda nankördür'' Abase 17.Ayet.
Devlet, milletin refahı emniyeti ve mutluluğu için sağlıkta imarda, eğitimde, sosyal refahta gerekli çalışmayı yaparak, devlet olarak gücü nispetinde halkının ve hakkın hizmetini benimsemiştir.
Bugün devletimiz bir taraftan da fitne,hainler ve iç-diş düşmanlarla mücadele ediyor.
Bizlere gelince millet olarak tabiri caizse yediğimiz önümüzde yemediğimiz ardımızda...
Altımızda lüks arabalar, ev eşyalarımız tam, imkanları mükemmel evlerimiz, geçimimize yetecek paramız o halde devletimize ve milletimize vatanımıza sahip çıkalım.
Bu büyük kadim devleti ve ümmeti korumak, yaşatmak bu topraklar üzerinde yaşayan ve vatanın her türlü nimetlerinden istifade eden bizlerin dini ve milli vazifelerinden olmalıdır memleket sevdası...
Zira hadisi şerifte ''Vatan sevgisi imandandır'' buyrulmuştur.
Milletimizin örfünde, geleneğinde asla devletine karşı ihaneti görülmemiştir.
Çünkü canıyla, malıyla, kanıyla kurduğu devletine sahip çıkmayı bir namus borcu bilmiştir.
Cenab-ı Hak devletimizi ve aziz milletimizi her türlü felaket, musibet ve ihanetten korusun ve koruyacaktır da...
Ayeti kerimede ''Müminlere yardım etmek bizim üzerimize haktır.''Rum Süresi 47.Bu ayeti kerimenin aslı Osmanlı sancaklarında yazılı idi.
Bizzat Sultan Ahmet Camii'nin imam dairesinde de bu ayeti görmüştüm.
Selam milletimizin ve devletimizin üzerine olsun.