Kudüs hakkında alınan kararı tasvip etmek mümkün değil. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kudüs’ün ve ümmetin sesi oldu. Bugün Kudüs için bağırmayacağız, haykırmayacağız da bunu bizden başka kim yapacak” dedi.
Ortadoğu’nun dış vesayet güçleri tarafından kan gölüne çevrildiğini söyleyen Çavuşoğlu, “Ortadoğu coğrafyasını kan gölüne çevirdiler. Bizim sinir uçlarımıza dokunuyorlar. Kudüs ile ilgili alınan son kararı tasvip etmek mümkün değil. Kim çıktı Kudüs’ün ve ümmetin sesi oldu? Recep Tayyip Erdoğan çıktı. O Kudüs ki bizim mukaddes bölgemizdir. Biz Kudüs için çabalamayacağız, bağırmayacağız, haykırmayacağız da kim yapacak? Müslümanın en büyük hatası birden fazla aynı delikten sokulmaktır. Bir delikten sokulduktan sonra aynı delikten bir daha sokulmayacağız. Basiretimizi toplayıp, gözümüzü açacağız, uyanık olacağız. Bu coğrafya kesinlikle uyanık olmayı gerektiriyor. İki adım ötesini görmeyi gerektiriyor. Perdenin arkasındakini görmeyi gerektiriyor” diye konuştu.
Bursa Samsunlular Federasyonu’nun düzenlediği keşkek dağıtım şölenine katılan Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, “Cumhurbaşkanımızın Ana Hıyanet Partisi dediği CHP’nin başındaki adamı bir kaset operasyonu ile alaşağı ettiler ve bugün proje olan Kemal Kılıçdaroğlu’nu getirdiler. Kemal Kılıçdaroğlu’na bir görev verdiler. Biz yurt dışında ne yapıyorsak işbirliği ile beraber sen bunları burada dile getireceksin dediler. Türkiye’nin içinde konuşacaksın dediler. Aynı Kılıçdaroğlu’na sen CHP’lileri yerli olmaktan, milli olmakta uzak tutacaksın, dediler. O da bugün 2011 yılından beri görevini yapıyor” dedi.
“Türk Bayrağı’nı yakanları görmedik mi?”
2013 yılında yaşanan Gezi Parkı olaylarına da değinen Çavuşoğlu, “2013 yılını hatırlayınız. 140 yıl sonra faizlerin en düşük seviyesine gelindiği, büyük projeleri hayata geçirmek için adımlar atıldığı, üçüncü köprünün, havaalanın, Marmaray’ın, nükleer santrallerin bunların projesini konuşulduğu bir yıldı. 25 milyar kiralık borcumuz olan IMF’yi kapı dışı ettiğimiz bir yerde, 5 tane ağacın arkasına geçerek yeşilcilik, çevrecilik üzerinden sokak hareketleri ile beraber Başbakanlık Ofisi’ni basmak suretiyle dünyaya bir fotoğraf vermek istediler. Başardık ve onu gönderdik demek, istediler. O günleri hatırlıyoruz. Gezicilerden söz ediyorum. Geziciler Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettikçe CHP milletvekilleri ceplerinden para çıkartarak onlara verdiler. Biz bunları televizyonlardan gördük. Türk Bayrağı’nı yakanları görmedik mi? CHP milletvekillerinin polisimize küfürler ettiğine şahitlik etmedik mi? Almanya’da gazetede dergilerin Türkçe manşet attıklarını görmedik mi? Uluslararası medya kuruluşlarının Taksim’den naklen yayın yaptıklarını görmedik mi? Neydi bunlar? Bunlar uluslararası vesayet sistemini Recep Tayyip Erdoğan’ı götürme ve Türkiye’yi iç karışıklığa sevk etme müdahalesiydi. Bunlara bugünkü CHP omuz verdi” diye konuştu.
17-25 Aralık sürecine de değinen Çavuşoğlu, “Yolsuzluk susturucusu takılmış, bir yargı darbesiyle olmayan şeyler üzerinden Recep Tayyip Erdoğan ve onun akrabalarını sözde yolsuzluk yaptığı iddiası ile götürmeye çalıştılar. Bu da bir darbe süreciydi. Bu süreçte montaj kasetler yayınlayarak CHP bu sürece de omuz verdi. Bunu uluslararası vesayet odakları ile beraber yaptılar” ifadesini kullandı.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin cumhuriyetimizin banisi tarafından kurulduğunu vurgulayarak, Kılıçdaroğlu’nun bugün seçmenleri farklı yere savurmaya çalıştığını belirten Çavuşoğlu, “Ama bugün başındaki zat sizi farklı yere savurmaya çalışıyor. Bu oyuna gelmeyiniz. Gerekeni yapınız. Bitmedi, çukur, hendek siyaseti yapmaya başladılar. Temmuz ayında Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden bizzat belediye araçları ile gömmüş oldukları bombaları patlatmak suretiyle kurtarılmış bölge ilan etmeye çalıştılar. CHP ne yaptı? O Kılıçdaroğlu hendek terörünün yaşandığı zaman milletvekillerinden bir heyet kurdu. Orada güya araştırmalar yaptılar. Sonra döndüklerinde CHP’nin internet sitesinden yapılan bu araştırmaları yayınlayıp Türkiye Cumhuriyeti’ni bölgede katliam yapmakla suçladılar. Yazıklar olsun. Muhalefet edeceğim derken, bu ülkeye düşmanlık etmeye başladılar. Bunların tamamı projedir. 2011’de gelirken bunun için geldi” şeklinde konuştu.
2019’a giden yolda Cumhurbaşkanını milletin lideri olarak görev almasını engellemek için manipülasyonlar yapılabileceğine işaret eden Çavuşoğlu, “2019’a giden yolda Türkiye’yi ekonomik kırılganlık seviyesine ulaştırmak ve Cumhurbaşkanının tekrardan bu milletin lideri olarak görev almasını engellemek için her türlü manipülasyonu yapmaya devam edecekler. Her türlü tuzağı kurmaya devam edecekler. Artık millet uyandı. Kazakistan ve Yunanistan’a gittim. Bu devletlerin liderleri Cumhurbaşkanımıza adeta ‘Allah seni başımızdan eksik etmesin ‘diyecekler. Onlar da her şeyin farkında. ‘Bizde sizi örnek alıyoruz’ diyorlar. Ama içimizdeki hainler bunun farkında değil. Recep Tayyip Erdoğan bütün bir ümmetin umudu haline gelmiştir” açıklamasını yaptı.
Davul zurna ile karşılanan Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu keşkek dağıttıktan sonra yine davul zurna ile uğurlandı.